Ben! hiç küsmedim ki bu şehre...

Kapısı, penceresi açık kalmış evler gibi soğuk rüzgârlar da geçti içimden, ıssızlığını da giyinip, soyundum gecenin ...ne küsmeyi bildim, ne kini, ne de çıkarcılığı. Gülümsedim; toplum içinde işlenilen kusurların kapı ardında özrünü dileyenlere de, sustum çok sustum, satır satır konuşma halimi de bu anlardan kazandım ...

Kalabalıklarla ne kadar yalnız kalındığını iyi bilirim, yalnızken de ne çok çoğaldığımın farkında olanım. Her ne olursa olsun yüreğime sarılanım , zihnimi ve kalbimi zifiri düşüncelerle karanlıklar da bırakamam ve herşeyi zamanında, sıcağında sonlandıranım uzatmam , uzanmam da ...yalvarmam, yalvartmam da...

Herkesin bir acı hikayesi vardır hayatında, kimimiz yaşayan ölü, kimimiz öldükten sonra yaşayan , bazılarımız dünyevi şeylerden çoktan vazgeçmiş , bazılarımız dünya işleriyle kendini kaybetmiş.

Sen kendinin değerini bilmiyorsan, başkasından beklemek de o kadar gerçek dışıdır.

Düşündüm de anlaşılabilmek duygusu ne kadar zordur.

Kimseye kendimi anlatmak değil elbette derdim. Hiç böyle de bir çabam olmadı sadece merak ediyorum:

Bizi anlayabilecek ruhlar nerede ? Şengül Coşkun