"GİT" DESENİZDE GİDEMEZLER ÜLKELERİNİ TERK EDEMEZLER !...

Yani;

1915 yılında Tıbbiye'ye kaydoldular...

Çocuk yaşta Çanakkale savaşına katıldılar;

Ve topluca ortadan kayboldular!..

Yani;

Bir daha geriye dönemediler...

Ve Çanakkale topraklarına gömüldüler...

Yani;

Eğer o savaşa gönüllü olarak katılmasalardı...

Her biri 1921 mezun olup 'doktor' olacaklardı...

Olamadılar...

Ve 'doktorluk nöbetini' gelecek kuşaklara bıraktılar...

Bugün; 14 Mart

Bugün; Tıp Bayramının kutlandığı gün...

Ki, bu Tıp Bayramının ilk kutlamaları;

İstanbul'un işgal edildiği 1919 yılının 14 Martında yapılmış ve 1976 yılında kadar 'bir gün' olarak kutlanmış...

Ve 1976 yılından bu yana da bu etkinlik bir haftanın içine serilmiştir.

Şunu herkes bilir ve kabul eder ki;

Doktorluk mesleği tüm dünyada kutsanan bir meslek olduğu gibi, aynı zamanda dili ve dini ne olursa olsun, herkese çekincesiz hizmet veren bir meslek olarak kabul edilir...

Ve öyledir de...

Ancak, öyledir 'öyle' olmasına da;

Bizde, iktidara mensup bir 'parti üyesi' veya 'delegesi' kadar değeri yoktur 'doktor' kesiminin...

Değeri olmadığı ve bilindiği içinde;

Hastanın keyfine göre hareket etmeyen doktorlar, hastası tarafından dövülüp 'hasta' edilir...

Bir başka ifadeyle;

Hasta ile doktor yer değiştirir!...

Konuyu mizahtan uzak tutup, güncelleyecek olursak;

Mesleğini 'görev aşkıyla' yapan idealist ve toplumcu düşünceye sahip doktorlarımızın aldığı ücret, ne yazık ki piyasanın hızına ayak uyduramıyor...

Ve gün geçtikçe 'hayat pahalılığının' arkasından nal topluyor!

Sorun sadece aylık maaşlar olsa eyvallah!

Devlet hastanesi statüsünde çalışan doktorlar, gerek ekonomik, gerek özlük hakları ve gerekse hizmet vermek istediği hastaları için günlerce şu taleplerini dile getirmeye çalışıyorlar;

-Fiili hizmet zamlarımız bir an önce ödensin...

-Emekliliğe yansıyacak temel ücretler iyileştirilsin...

-Tıp eğitiminde nicelik değil, niteliğe önem verilsin..

Ve salt kendilerini düşünmüyorlar...

Hizmet vermek istediği hastası içinde şu talepleri öne sürüyorlar;

-Taşeron sağlık sistemine son verilsin...

-Devlet vatandaşın cebinden elini çeksin...

-Bütün yurttaşlara eşit ve ücretsiz sağlık hizmeti verilsin diyorlar...

Ve ne acı, ne düşündürücüdür ki;

Ekonomik sıkıntı çeken doktorlar, daha fazla sıkıntı çekmemek için yurtdışına gitmeyi tercih ediyorlar...

Sağlık Bakanlığının verilerine göre;

Yurdumuzda 174 bin doktor varmış...

Son dört yıl içerisinde 7 bin dolayında doktor yurtdışına gitmiş...

Ve 13 bin 500 doktor, asistan 'Kamudan' istifa edip 'Özel Sektöre' geçiş yapmış...

2022 yılının Ocak ayından bu yana da 400 doktor daha yurtdışına gitmiş..

Ve birçok doktor da gitmek için sıraya girmiş...

Doktorların sorunlarını bir an önce çözmek yerine ne yazık ki Sayın Cumhurbaşkanımız bu 'Yurtdışına Doktor Göçü' konusunda şöyle demeç vermiş;

"Açık konuşuyorum, gidiyorlarsa gitsinler"

Tamda 'Tıp Bayramının' yapıldığı günlerde verilen bu demece çok üzülen Tabip Odaları, üyelerini temsilen şöyle bir yanıt veriyor;

"Hiçbir yere çekip gitmiyoruz!"

Buradaydık, buradayız, burada kalacağız"

Şebinkarahisarlı hemşerimiz Prof. Dr. Bengi BAŞER'de şöyle diyor;

"Bir hekim olarak, bugünden sonra, dedelerimin kanlarıyla alınan bu topraklardan gitmek kelimesini asla ağzıma almayacağım..

İnadına burada ve görevimin başındayım...

Bu ülke benim.

Gidecek olanlar Hekimler değil" diye paylaşıyor düşüncelerini sosyal medya üzerinden...

Sohbetimizi Atatürk'ün sözleriyle sonlandıracak olursak, ne diyordu o büyük insan; "Beni Türk Hekimlerine emanet ediniz"

Eh, Mustafa Kemal Atatürk bu ülkenin hekimlerine güvenmişse...

Bizler hayda-hayda güveniyoruz...

Ve bu duygularla;

Mesleğini el-etek öperek, kademe yükseltmek amacıyla yapan doktorların değil;

Dil, din, cins ve ırk ayrımı yapmadan ve Hipokrat yeminine sadık kalan tüm 'Hekimlerin' Tıp Bayramını yürekten kutluyoruz...

Hoş kalın,

Hoşça kalalım,

Sağılık ve esenlik içinde olalım...

Ve en önemlisi de;

Haklı talepleri için mücadele eden doktorlarımızın ve sağlık emekçilerimizin yanında olmayı ve destek vermeyi unutmayalım...Şaban Karakaya