Akyürek, yaptığı açıklamada, “Zam deyince masum görmek, iyimser olmak mümkün değil. Hem tüketici olarak hem üretici olarak bu zam olayının herkesi rahatsız ettiği kaçınılmaz. Üreten de artık piyasaya yetişemiyor, tüketici iyice dengeyi kaybetti. Çünkü elindeki ekonomik gücü ortada, alım gücü tamamen düştü” dedi.

“SATILAN FİYATA ALINABİLECAK ÜRÜN YOK”

Zamlarla birlikte döviz artışlarının da başka bir sorun olduğuna dikkat çeken Akyürek, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Bizim kendi paramız avro-dolar karşısında iyice erimeye başladı. Herkes bu anlamda sıkıntılı. Tabi ki bizim de küçük esnaf olarak üretici ile tüketici arasında bir köprü görevinde olduğumuz için en çok da arada etkilenen kesim bizim kesimimiz oluyor. Esnaflar tezgâhındaki malını sattığı zaman inanın onun yerine aynı ürünü koyma şansı yok, sattığı fiyata bile koyamıyor.

“ZAMLAR YAĞMUR GİBİ GELİYOR”

Buna örnek verecek olursak un fiyatlarını tutamıyoruz. Yakın zamanda ekmek zammını yeni verdik kilosunu 10 lira olarak. İnanın biz 10 lira ekmeğin kilosunun hesaplamasını yaparken unun çuvalı 180 liraydı, şuan da un neredeyse 280 liraya yaklaştı. Yine şekere yapılan yeni zam, akaryakıt zamları yani yağmur gibi geliyor. Bu durumu çok masum bir şey gibi görme şansımız yok.

“DENGELİ BİR ASGARİ ÜCRET AYARLAMASI BEKLİYORUZ”

Biz işin hem tüketici tarafındayız hem de üretici tarafındayız. Yanımızda çalışanlarımız da var. Bu anlamda asgari ücret belirlenmesinin dengeli bir şekilde yapılması lazım. Ama şu da var asgari ücretle geçinen insanların da durumu göz önüne alındığı zaman şu piyasada yüzde 100 de zam yapılsa insanlar beğenmeyeceklerdir diye düşünüyorum. İnşallah dengeli bir asgari ücret ayarlaması olur ve herkes de bu durumdan memnun olmuş olur.” (Ordu Olay)