”Zamlar İğneden İpliğe Yansıyacak”.

Açıklamada” Erdoğan, ÖTV’yi artırma yetkisini ilk olarak akaryakıtta kullandı. Bir gece yarısı operasyonuyla akaryakıt 6 TL zamlandı. Şimdi bu zam, iğneden ipliğe her şeye misliyle yansıyacak. Enflasyon daha da coşacak. Çakma ekonomist, bozduğu ekonomiyi memura, işçiye, emekliye, vatandaşa yüklediği vergiler ve zamlarla düzeltmeye çalışıyor. Millete çay kaşığıyla verdiğini kepçeyle alıyor. 85 milyonu 5’li çetelere mahkum ediyor. Kasası boşalmış, rezervleri erimiş, parasının değeri kalmamış, eşitlik liginde küme düşmüş bir ülkeye dönüştürüldük” dedi.

 

Gültekin Uzunalioğlu açıklamayı özetle  şöyle sürdürdü” AKP iktidarında iki Türkiye var: biri Saray’ın Türkiye'si, diğeri ise vatandaşın Türkiye’si. Saray'ın Türkiye'sinde “ elektrik faturasını ödeyemedim, doğalgaza da zam gelmiş" gibi dertler yok. “Ulaşım bedeli aldı başını gitti, bu bayramda köye bile gidemedim" gibi kalkın gündelik sorunları yok. Markete gidildiğinde “Bugün de et alamadık, peynir alamadık, süt bile alamadık, bu ayı nasıl çıkaracağız" feryadı yok. Kira derdi yok, kiracının da ev sahibinin de mağdur olduğu düzenden haberleri dahi yok. Saray'da bebek bezlerine gelen zamların, tuvalet kâğıdındaki fiyat artışının, yağın, çayın, pirincin, doğanın günaşırı zamlanmasının yarattığı endişe yok. Çocuğunu okula aç göndermek zorunda kalan ailelerin, tenceresini kaynatamayan kadınların çaresizliği yok.Saray'ın şaşalı ışıklarından, işsiz gençlerin sürüklendiği depresyon görünmüyor. Yoksulluk nedeniyle yıkılan yuvalardan yükselen feryat duyulmuyor. Açlıktan midesi guruldayan işçinin, emeklinin isyanı ulaşmıyor. Saray’ın Türkiye'si, satamadığı için ürününü dalından toplamayan çiftçiden ele zam üstüne zam gelen ürüne erişemeyen tüketiciden de bihaber! Türkiye’yi uçuracağız. Ülkemizi dünyanın en güçlü ilk 10 ekonomisi arasına sokacağız” dediler. Dünya sefalet liginde ilk 10’a soktular. Sosyal yardımlardan yararlanarak hayata tutunmaya çalışan hane sayısını 4,5 milyona çıkardılar. Halka ekonomik soykırım uyguladılar“