20. Mayıs akşamı Halk T.V canlı yayınında İyi Parti başkanı sayın Meral AKŞENER’i izledim. Meral hanımla aynı okul mezunuyuz. Özellikle Gezi Parkı diye adlandırılan suçsuz insanların bir inat üzerine hapislerde yatırıldığı olayların aslının “Topçu Kışlası meselesi “ olduğunu açık yüreklilik ve özellikle tarihçi kimliği ile açıkladı. Tarih öğretmeni olmam olayları bir derece araştıran biri olarak bütün düşüncelerine aynen katılıyorum. Özellikle teşekkür ediyorum.
Meral hanımın konuşmasına yanıt gecikmedi. Otuz üç yıllık iktidarında hiç toprak kaybetmeyen bu padişahı nasıl eleştirirler gibi karşı eleştiri geldi. Ben de belleğimdeki bilgileri tazelemek için konuyu tekrar araştırma gereği duydum. Hem notlarımdan hem Google deki bilgilerden yararlanarak tarihçi sorumluluğu ile yazı yazma gereği duydum. Bu yazım için sevgili hocamız Prof Emre KONGAR ın makalesinden özellikle yararlandım.
Belge ve yazılardan aldığım bilgileri sizlerle paylaşmayı görev addettim.
2.Abdülhamit Döneminde Bir milyon altı Yüz bin Kilometre kare (1.600.000) toprak kaybedilmiştir. Tarih baba belleğine böyle kaydetmiş. Tarih babanın belleğindeki kayıtların silinmesi mümkün değildir.
1881 yılında TESELYA ve NARDA Yunanistan a verildi. 1897 yılında savaşla geri alınan TESELYA başta İngiltere olmak üzere büyük devletlerin baskısı ile tekrar Yunanistan a verildi. “1896-1897 Osmanlı Yunanistan Savaşında Abdülhamit Amcası Abdülaziz i tahttan indirdiği gerekçesi ile Osmanlı Donanmasını Haliç e hapsetti. Bu savaşta üç geminin motoru çalışabildi bu gemiler de Çanakkale’ye kadar gidebildiler.”( TESELYA Orta Yunanistan’ın Doğusunda Ege Denizine sınırı olan bölgenin adıdır. NARDA Bölgesi Yunanistan’ın batısında Adriyatik Denizine sınırı olan güzel bir ovadır.)
1878 yılında KIBRIS ADASI 500 Bin PAUNT a İngilizlere kiralandı.
Abdülhamit İstanbul -Bağdat Demiryolu ihalesini Almanlara verince Uzak doğudaki sömürgelerinin tehlikeye düşeceğini düşünen İngiltere Osmanlı Devletine sizi savunabilmem için Kıbrıs Adasını bize kiralayın der. Abdülhamit önce kabul etmez, İngiltere ya kiralarsın ya zorla alırım deyince geri adım atarak Kıbrıs Adası 500.000 Paunta İngiltere’ye kiralanır. İngilizler hemen bayraklarını asarlar İngilizlerin bayrakları hala Kıbrıs semalarındadır.(Prof Sina AKŞİN in beş ciltlik “TÜRKİYE TARİHİ” isimli eserinin ilgili cildinden)
1881 yılında Fransa Tunus ‘u aldı.
1882 yılında Mısır İngilizler tarafından alındı.
Bulgaristan, Karadağ, Sırbistan, Romanya, Şarki Rumeli eyaletleri Osmanlı Devletinden ayrılıp bağımsızlıklarını kazandılar. Böylece hemen hemen bütün Rumeli kaybedildi.
GİRİT Yunanistan’a geçti. (Girit olaylarını göçler dahil detaylı yazmak istiyorum. Osmanlı Devletinin ilgisizliği yüzünden elden çıkmıştır.)
Sonuç olarak Osmanlı Devleti 2. Abdülhamit zamanında yaklaşık olarak 1.600.000kilometre kare toprak kaybetmiştir.
2.ABDÜLHAMİT DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLETİNİN EKONOMİK DURUMU,
Osmanlı hazinesi tabiri mümkünse tam takır hale getirilmiştir.
1877-1878 Osmanlı- Rus Savaşı(93 harpleri) sırasında Osmanlı Devleti Galata Bankerlerine başvurdu.
Banker Yorgo ZARİFİ ile gizli bir antlaşma yaparak %15 faiz ve %5 komisyonu kabul ederek borçlandı.
Yorgo ZARİFİ ile ayrıca %12 faiz ve aylık 0,25 komisyon vermek üzere 300 bin liralık avans antlaşması imzaladı. Güvence olarak bazı vilayetlerin AŞAR VERGİSİ (köylülerden ürettikleri tarım ürünlerinden %10 oranında alınan vergi) ve AGNAM VERGİSİ( Koyun ve keçi gibi küçükbaş hayvanlardan alınan vergi) gösterildi.
Savaş devam ederken Yorgo ZARİFİ birkaç bankerle 45 milyon kuruşluk yeni bir antlaşma daha imzaladı.
93 Harbi kaybedildi, Ruslar Yeşilköy(Ayestefanos) a kadar geldiler.
93 Harbi sonunda Osmanlı Devletinin Galata Bankerlerine faizler dahil 11 Milyon Osmanlı lirası borcu vardı. Bunun 690 bin lirası doğrudan Yorgo ZARİFİ nin alacağı idi.
22. Kasım 1879 da Banker Yorgo ZARİFİ ve Salamon FERNANDEZ gibi Galata bankerleri ve Osmanlı Bankası yetkilileri RÜSUM U SİTTE (Altın vergisi)antlaşması imzalandı. Antlaşmaya göre “Tuz tekeli, Tütün tekeli, Damga resmi, Alkollü içki, Balık avcılığı ve ipek vergisi gibi Osmanlı Devletinin 6 kalem sağlam geliri RUSUM U SİTTE idaresine bırakıldı. Bu kalemler Osmanlı devletinin olmaz sa olmaz gelirleri idi.
Bunun üzerine Avrupalı alacaklılar hemen hareke geçtiler. Osmanlı imparatorluğu ile 20 Aralık 1881 de MUHARREM KARARNAMESİ ni imzalayarak DUYUN U UMUMİYE İDARESİ ni kurdular.
Rüsum u sitte gelirleri bu idareye bırakıldı.
Bu tarihten sonra Avrupalı alacaklı devletler Osmanlı Maliyesine el koydular. Osmanlı gelirleri borçlarına karşılık alacaklı devletler tarafından tahsil edilmekte idi. Bir dönem Duyun u Umumiye idaresinde çalışan insan sayısı Osmanlı Maliyesinde çalışan insan sayısından fazla idi.
Kurtuluş Savaşı bu ekonomik koşullar içinde verilerek kazanıldı. Alacaklı devletler LOZAN’ da Osmanlının borçlarını gündeme getirdiler. Kurtuluş Savaşı verilerek kurulan genç ve yoksul Türkiye Cumhuriyeti Osmanlı Devletinin 1854 yılı Kırım Savaşı ve sonraki Abdülhamit döneminde aldıkları borçları faizleri ile birlikte 1952 yılına kadar ödemek zorunda kaldı. Osmanlı Devletinin borçlarını öderken kurduğu fabrikalarla, tesislerle % 9 büyümeyi de yakalayarak on yılda ülkeyi demir ağlarla örmeyi başardı.
Tarih baba belleğine olayları doğru ve yan tutmadan kayıt eder. Kim nasıl ne şekilde doğruları saptırmaya çalışsa bile “Güneş balçıkla kapatılamayacağı için er ya da geç doğrular gün yüzüne çıkacaktır.”
Barışın, demokrasinin egemen olduğu, çağdaş bir ülke dileklerimle sağlıcakla kalınız. 23. Mart. 2022
Hüseyin ÇAKICI
Emekli Tarih Öğretmeni
Giresun Ticaret Lisesi Eski Müdürü