Önceki yazımı, "Durun bakalım, önce yazıyı görelim, üstelik ben raporluyum, dedim...
Dedim, ama beni kim dinler?!.
Tamam, dedim, kaymakamlığa gider, durumu öğrenirim..." diye bitirmiştim.
Eynesil Sabancı Öğretmen Evi'nde çayımı içtikten sonra, hasta hasta hükümet konağına gidip, görevlilere sorarak kaymakam odasının bulunduğu kata çıktım.
Daha önce, hükümet konağına pek uğramadığım için, konak bana fazla sıcak, içaçıcı gelmemişti...
Üstelik temizlik konusuna da fazla özen gösterilmediği insanın dikkatini çekiyordu...
Kaymakamlık ikinci katta ve İlçe Milli Eğitim müdürlüğüyle karşı karşıyaydı.
Kapıdaki görevliye kendimi tanıtıp Kaymakam Bey ile görüşmek istediğimi, söyledim.
Görevli, bir dakika, deyip içeri girdi ve az sonra dışarı çıkıp, kapıyı kapatmadan, buyurun, Kaymakam bey sizi bekliyor, dedi.
Kapı açık olduğu için, saygılı bir şekilde içeri girip, kaymakama bakarak, günaydın, dedim.
Aleykümselam, diye cevap verdi...
Dakika bir, gol bir...
Durum anlaşılmıştı...
Kendimi tanıtıp, kaymakamlığa, ilçe milli eğitim müdürlüğü ile ilgili resmi bir yazı gelip gelmediğini sordum.
Geldi, buyur otur, dedi.
Durumdan pek memnun değil gibi bir hali vardı...
Gösterilen koltuğa oturdum...
Göreve başlamadan, sizinle birşeyler konuşmak istiyorum, dedi.
Hal ve hareketlerinden, benden hoşlanmadığını, seziyordum...
Bu şartlarda konuşmanın hiçbir anlamı yoktu.
Kaymakam bey, ben şu an raporluyum, raporum bitip göreve başladığımda konuşuruz, dedikten sonra izin alıp çıktım.
Hala konu ile ilgili yazıyı görememiştim.
Bu işte bir terslik vardı.
En iyisi, Görele’ye geçip oradan, daha önce Giresun Milli Eğitim Müdür yardımcılığına atanan Abdullah Keskin'i telefonla arayarak bilgi almaktı.
Ben de öyle yaptım.
Abdullah Keskin'in Milli Eğitim Bakanlığı'ndan gelen yazıdan haberi vardı.
Bakanlık; Giresun'da ben ve benimle birlikte beş kişiyi tedviren görevlendirmişti.
Tedviren sözcüğünü ilk kez duyuyordum...
Abdullah Keskin ile konuşmamız bittikten sonraki ilk işim, bu tedviren kelimesini öğrenmek olacaktı.
Hiç yoktan yere başıma iş açılmıştı...
Görele Halk Kütüphanesi saat 17'de kapanıyordu, kapanmasına daha çok vardı.
Lojmandan çıkıp, en kısa yolu izleyerek Görele Halk Kütüphanesi'ne geçtim.
Neymiş bakalım bu tedviren görevlendirme.
Önce tedvir ne demekmiş ona bakalım:
Tedvir; 1. Çevirme, döndürme, 2. Çekip çevirme, yönetme.
Gelelim tedviren görevlendirmeye:
Tedviren görevlendirme; asilde aranan koşullara sahip vekil kamu görevlisi bulunmadığı hallerde başvurulan bir görevlendirme usulüdür, asılın yokluğunda, kamu hizmetinin asaleten atanacak kişide aranan nitelikleri taşımayan kamu görevlisi ile yürütülmesi anlamına gelir.
Az çok Türkçesi olan, bir kişinin, tedviren görevlendirilmesinin ne anlama geldiğini, bu açıklamalarda sonra anlayabilir.
Ben de durumu, çok çok iyi bir biçimde anlamış, böyle bir görevi kabul etmeyeceğimi, o günün bazı söz sahiplerine bildirmiş, beni anlayışla karşılamalarını istemiştim.
Aldığım cevap; sen göreve başla, en geç on gün sonra asalet onayın gelecek.
Raporum bitince, madem öyle, başlayalım bakalım deyip, kasım ayının başlarında, tedviren atandığım Eynesil İlçe Müdürlüğü'deki görevime başladım.
Anasayfa
Yazarlar
Şükrü ÇOBAN
Yazı Detayı
Bu yazı 392+ kez okundu.
YILLAR NE ÇABUK GEÇMİŞ(3)
Önceki yazımı, "Durun bakalım, önce yazıyı görelim, üstelik ben raporluyum, dedim...
Dedim, ama beni kim dinler?!.
Tamam, dedim, kaymakamlığa gider, durumu öğrenirim..." diye bitirmiştim.
Eynesil Sabancı Öğretmen Evi'nde çayımı içtikten sonra, hasta hasta hükümet konağına gidip, görevlilere sorarak kaymakam odasının bulunduğu kata çıktım.
Daha önce, hükümet konağına pek uğramadığım için, konak bana fazla sıcak, içaçıcı gelmemişti...
Üstelik temizlik konusuna da fazla özen gösterilmediği insanın dikkatini çekiyordu...
Kaymakamlık ikinci katta ve İlçe Milli Eğitim müdürlüğüyle karşı karşıyaydı.
Kapıdaki görevliye kendimi tanıtıp Kaymakam Bey ile görüşmek istediğimi, söyledim.
Görevli, bir dakika, deyip içeri girdi ve az sonra dışarı çıkıp, kapıyı kapatmadan, buyurun, Kaymakam bey sizi bekliyor, dedi.
Kapı açık olduğu için, saygılı bir şekilde içeri girip, kaymakama bakarak, günaydın, dedim.
Aleykümselam, diye cevap verdi...
Dakika bir, gol bir...
Durum anlaşılmıştı...
Kendimi tanıtıp, kaymakamlığa, ilçe milli eğitim müdürlüğü ile ilgili resmi bir yazı gelip gelmediğini sordum.
Geldi, buyur otur, dedi.
Durumdan pek memnun değil gibi bir hali vardı...
Gösterilen koltuğa oturdum...
Göreve başlamadan, sizinle birşeyler konuşmak istiyorum, dedi.
Hal ve hareketlerinden, benden hoşlanmadığını, seziyordum...
Bu şartlarda konuşmanın hiçbir anlamı yoktu.
Kaymakam bey, ben şu an raporluyum, raporum bitip göreve başladığımda konuşuruz, dedikten sonra izin alıp çıktım.
Hala konu ile ilgili yazıyı görememiştim.
Bu işte bir terslik vardı.
En iyisi, Görele’ye geçip oradan, daha önce Giresun Milli Eğitim Müdür yardımcılığına atanan Abdullah Keskin'i telefonla arayarak bilgi almaktı.
Ben de öyle yaptım.
Abdullah Keskin'in Milli Eğitim Bakanlığı'ndan gelen yazıdan haberi vardı.
Bakanlık; Giresun'da ben ve benimle birlikte beş kişiyi tedviren görevlendirmişti.
Tedviren sözcüğünü ilk kez duyuyordum...
Abdullah Keskin ile konuşmamız bittikten sonraki ilk işim, bu tedviren kelimesini öğrenmek olacaktı.
Hiç yoktan yere başıma iş açılmıştı...
Görele Halk Kütüphanesi saat 17'de kapanıyordu, kapanmasına daha çok vardı.
Lojmandan çıkıp, en kısa yolu izleyerek Görele Halk Kütüphanesi'ne geçtim.
Neymiş bakalım bu tedviren görevlendirme.
Önce tedvir ne demekmiş ona bakalım:
Tedvir; 1. Çevirme, döndürme, 2. Çekip çevirme, yönetme.
Gelelim tedviren görevlendirmeye:
Tedviren görevlendirme; asilde aranan koşullara sahip vekil kamu görevlisi bulunmadığı hallerde başvurulan bir görevlendirme usulüdür, asılın yokluğunda, kamu hizmetinin asaleten atanacak kişide aranan nitelikleri taşımayan kamu görevlisi ile yürütülmesi anlamına gelir.
Az çok Türkçesi olan, bir kişinin, tedviren görevlendirilmesinin ne anlama geldiğini, bu açıklamalarda sonra anlayabilir.
Ben de durumu, çok çok iyi bir biçimde anlamış, böyle bir görevi kabul etmeyeceğimi, o günün bazı söz sahiplerine bildirmiş, beni anlayışla karşılamalarını istemiştim.
Aldığım cevap; sen göreve başla, en geç on gün sonra asalet onayın gelecek.
Raporum bitince, madem öyle, başlayalım bakalım deyip, kasım ayının başlarında, tedviren atandığım Eynesil İlçe Müdürlüğü'deki görevime başladım.
Ekleme
Tarihi: 04 Ağustos 2024 - Pazar
YILLAR NE ÇABUK GEÇMİŞ(3)
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.