Ülkemizin en büyük evcil hayvan mağazası olan tcremix.org sitemizde kedi veya köpek besleyenler için hayatlarını kolaylaştıracak çok sayıda ürün bulunuyor. Bunların en başında mamalar geliyor eğer köpek besliyorsanız köpek maması başta olmak üzere yavru köpek maması, yaşlı köpek maması, light köpek maması, tahılsız köpek maması, konserve köpek yaş mama ürünlerini bulabileceğiniz gibi köpek sağlık ürünleri, köpek ödülleri, köpek bakım ürünleri, köpek aksesuarları, köpek mama su kapları, köpek oyuncakları, köpek eğitim ürünleri, köpek tasmaları gibi işlerinizi kolaylaştıracak çok sayıda ürünü bulabilirsiniz. Kedi besleyen arkadaşlar başta kedi maması ana kategorimiz olmak üzere konserve kedi yaş maması, yavru kedi konserve maması, yavru kedi maması, kısırlaştırılmış kedi maması, yaşlı kedi maması, yetişkin kedi maması, light diyet kedi maması kategorilerimizi ziyaret ederek kedinizin temel beslenme ihtiyaçlarını karşılayabilirisiniz. Diğer yandan ihtiyaç duyabileceğiniz diğer ürünleri kedi ödülleri, kedi tuvaletleri, kedi oyuncakları, kedi vitaminleri, kedi kumu, kedi aksesuarları, kedi bakım ürünleri, kedi mama su kapları ana kategorilerimizden bulabilirsiniz. Ayrıntılı armaa için alt kategorilerimize de göz atmanızda fayda var. Türkiye 'nin en büyük online pet shop mağazası tcremix.org sitemize hepiniz davetlisiniz.
Esenyurt Escort

ctwpaa.org https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler

Mustafa YAYLA
Köşe Yazarı
Mustafa YAYLA
 

KUŞ UYKUSU

Gündüz uykularım çok azdır benim. Bazen günün bir saatinde yumulu verir göz kapaklarım. Ufacık, topaç kadar kuşlar gibi oturduğum yerde dalı veririm. Bu uyku çok sürmez. Belki on dakika belki yarım saat sürer. O kadar kısa sürede çok uzaklara gidip, çocukluğumun geçtiği patikalarda koşar. Geçmiş kilim gibi yol yol serilir ayaklarımın altına. O uzun, yıllarca dokunmuş kilimlerin ayaklarımın altında ilmik ilmik adımlarımla dokunması beni alır gider. Sanki bir sinema perdesi kurulur o kısacık uykularımda kapanan göz kapaklarımın gerisine. Göz bebeklerim erir. Göz bebeklerimin olduğu boşluğa geçmişin hayalleri dolar. Benliğim yitmiştir. Duymam, hissetmem, nefes alıp vermelerimi bile hissetmem. Ölüp giderim o anda. Kim bilir belki de o anlarda ölüme prova yapar bedenim. Yağan yağmuru, yoldan geçen arabaları, karşımda konuşan televizyonun sesini, odamda soba yanmış veya sönmüş hiç hissetmem soğuğu sıcağı. O kuş uykusuna esir olur sanki o kuş uykularında bir ömür yaşarım. Yaşadığım mekandan, bir başka mekana ışınlamış gibi bir kadının kucağına sığınır dizlerine yatarım. Ona nazlanırım. Özlemle iştahıma düşen çok sevdiğim yağlı ekmek isterim. Usulca beni oturduğu mindere yerleştirir, kalkar kocaman bir dilim ekmeği elime, bir demet çiçek sunarmışcasına verirdi. Hışımla, iştahla dişledikce lokmaları geçmişin lezzetlerini özümlerdim. Ekmeğin doyulmayan tadının yanında, Kucağına uzandığım kadının bana bakışlarını seyrederdim. Sanki o eski bir anıyı gerçekmiş gibi yaşardım. Ekmek eğer katıksız olursa boğazda kalırdı. Ekmeğin boğazımda kaldığını hisseder suya koşardı. Bakırdan kalaylı minnacık seyyar kuyu gibi tasla su getirir, -Boğulacaksın iç,iç diye kocaman elleriyle taşıdığı minnacık bakırdan kalaylı kuyuyu avucumun içine yerleştirirdi. Dudaklarımda tılsımlı bir ürperti ile su bir ırmaktan akarcasına akardı. Biraz önce yediğim ekmek bir başka tatlanırdı. Tas bitti bitecekken suyun tadını tam alacakken, aniden göz kapaklarım açılırdı. Zaten iri gözlerim, bir kaç misli olur, fal taşları gibi açılırdı. Şaşkınlıkla bir o yana bir bu yana bakardım delirmişcesine. Zaman mekan değişmişti bir anda. Kısacık kuş uykusu bitmiş yine omuzlarımda yük, hayat başlamıştı. Gözlerimi oğuşturdum. Derin bir nefes alıp, biraz önce gördüğüm rüyanın gizeminden, daldım yaşamak denen dünyanın büyüsüne. Akşam olmuş gün kararmıştı. Mazi, Annem, çok uzakta sandığım geçmişim, akşamla ikindi arası kadar, zaman aralığında hala yaşıyordu. Yeter ki düşlemesini bil kuş uykularında....!!! M.Yayla-Görele      
Ekleme Tarihi: 05 Şubat 2023 - Pazar

KUŞ UYKUSU

Gündüz uykularım çok azdır benim. Bazen günün bir saatinde yumulu verir göz kapaklarım. Ufacık, topaç kadar kuşlar gibi oturduğum yerde dalı veririm. Bu uyku çok sürmez. Belki on dakika belki yarım saat sürer. O kadar kısa sürede çok uzaklara gidip, çocukluğumun geçtiği patikalarda koşar. Geçmiş kilim gibi yol yol serilir ayaklarımın altına. O uzun, yıllarca dokunmuş kilimlerin ayaklarımın altında ilmik ilmik adımlarımla dokunması beni alır gider. Sanki bir sinema perdesi kurulur o kısacık uykularımda kapanan göz kapaklarımın gerisine. Göz bebeklerim erir. Göz bebeklerimin olduğu boşluğa geçmişin hayalleri dolar. Benliğim yitmiştir. Duymam, hissetmem, nefes alıp vermelerimi bile hissetmem. Ölüp giderim o anda. Kim bilir belki de o anlarda ölüme prova yapar bedenim. Yağan yağmuru, yoldan geçen arabaları, karşımda konuşan televizyonun sesini, odamda soba yanmış veya sönmüş hiç hissetmem soğuğu sıcağı. O kuş uykusuna esir olur sanki o kuş uykularında bir ömür yaşarım. Yaşadığım mekandan, bir başka mekana ışınlamış gibi bir kadının kucağına sığınır dizlerine yatarım. Ona nazlanırım. Özlemle iştahıma düşen çok sevdiğim yağlı ekmek isterim. Usulca beni oturduğu mindere yerleştirir, kalkar kocaman bir dilim ekmeği elime, bir demet çiçek sunarmışcasına verirdi. Hışımla, iştahla dişledikce lokmaları geçmişin lezzetlerini özümlerdim. Ekmeğin doyulmayan tadının yanında, Kucağına uzandığım kadının bana bakışlarını seyrederdim. Sanki o eski bir anıyı gerçekmiş gibi yaşardım. Ekmek eğer katıksız olursa boğazda kalırdı. Ekmeğin boğazımda kaldığını hisseder suya koşardı.
Bakırdan kalaylı minnacık seyyar kuyu gibi tasla su getirir,
-Boğulacaksın iç,iç diye kocaman elleriyle taşıdığı minnacık bakırdan kalaylı kuyuyu avucumun içine yerleştirirdi. Dudaklarımda tılsımlı bir ürperti ile su bir ırmaktan akarcasına akardı. Biraz önce yediğim ekmek bir başka tatlanırdı. Tas bitti bitecekken suyun tadını tam alacakken, aniden göz kapaklarım açılırdı. Zaten iri gözlerim, bir kaç misli olur, fal taşları gibi açılırdı. Şaşkınlıkla bir o yana bir bu yana bakardım delirmişcesine. Zaman mekan değişmişti bir anda. Kısacık kuş uykusu bitmiş yine omuzlarımda yük, hayat başlamıştı. Gözlerimi oğuşturdum. Derin bir nefes alıp, biraz önce gördüğüm rüyanın gizeminden, daldım yaşamak denen dünyanın büyüsüne. Akşam olmuş gün kararmıştı. Mazi, Annem, çok uzakta sandığım geçmişim, akşamla ikindi arası kadar, zaman aralığında hala yaşıyordu. Yeter ki düşlemesini bil kuş uykularında....!!! M.Yayla-Görele
 
 
 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve goreleden.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

03
Mayıs
01
Mayıs
29
Nisan
27
Nisan
25
Nisan
21
Nisan
17
Nisan
14
Nisan
11
Nisan
08
Nisan
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.