Eskiden matematik dersinin en zor konusuydu havuz problemleri, şimdi var mı bilmiyoruz. Bir havuza bir musluktan bilmem kaç dakikada bilmem kaç metreküp su aktığına göre, aynı havuzdan bir muslukla bilmem kaç dakikada bilmem kaç metreküp su boşaldığına göre bu havuz kaç dakikada dolar gibi sorulardı havuz problemleri! Görele’nin havuz problemi tam olarak böyle olmasa da ilçenin ilginç bir havuz problemi var, yıllardır çözülemeyen. Görele Dubai olacak, insanlar Dubai’ye gitme yerine Görele’ye gelecekler söylemiyle başladı havuz çalışmaları. Ancak ne Görele Dubai oldu ne de bizim havuzlar çalıştırıldı. Hafızalarımızı tazeleyerek Görele’nin havuz probleminin nasıl oluştuğunu anlamaya çalışalım. Karadeniz sahil yolu deniz doldurularak yapıldığı için denizle şehir arasında kocaman bir alan ortaya çıktı. Bir süre şehrin çöpü bu alana döküldü. Sonra üzerine toprak çekilerek bu alan dolduruldu. Görele bu dolgudan 50-60 dönüm yer kazandı. Ancak bu alanda çok katlı binalar yapılamıyor, daha çok sosyal tesisler için kullanılabiliyordu. Havuz da bu alana yapıldı. Bu aslında Sahil Düzenleme Projesi olarak çok geniş kapsamlı bir çalışmayı içeriyordu. Dönemin Adalet ve Kalkınma Partili Belediye Başkanı Ertuğrul Melikoğlu 2013 yılının Ocak ayında bir açıklama yapıyor ve proje kapsamında şunların yapılacağını açıklıyordu: Kemençe kültür parkı, liman içinde balıkçı barınakları, mini spor alanları, yürüyüş yolları, yeşil alanlar, seyir alanları, el sanatları birimleri, pazar yerleri, otopark alanları, ahşap kamelyalar, dinlenme alanlar, bisiklet yollar, fitness ve spor alanlarıyla süs havuzları… Bu açıklamada proje maliyetinden söz edilmemiş. İsteyen gidip alanı gezerek yukarıda açıklananlardan nelerin yapılıp nelerin yapılmadığını yerinde inceleyebilir. Ama ağırlıklı olarak büyük bölümü hayata geçirildi. Havuzlar yapıldı. Yüzünüzü denize döndüğünüzde otogarı baz alırsanız Kumyalı tarafında ve yine Soğuksu tarafında havuzlar yapıldı. Özellikle ışıklı süs havuzu gerçekten muhteşemdi. Fıskiyelerden fışkıran sular çalan müziğin ritmine göre, renkli ışıklarla adeta dans ediyordu. Fıskiyeler müziğe göre suyu en düşükten en yükseğe fışkırtıyor, ışıklar renkten renge dönüyordu. Görsel bir şöleniydi yaz aylarının. Görele Dubai gibiydi laf aramızda! Bütün bunlar yapılırken Tolga Erener de Adalet ve Kalkınma Partisi ilçe başkanı olarak belediye başkanın yanında yer alıyordu. Ne olduysa 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde oldu. Partisi Melikoğlu’nu değil de Erener’i aday gösterdi. Ertuğrul Melikoğlu bağımsız adaylığını açıkladı. Artık rakip olmuşlardı. Kırasıya mücadele ediyorlardı. Tolga Erener seçim kampanyasını Görele Belediyesi’nin borçları üzerinden yürütüyordu. Bu borçların çoğunun da sahil projesinden ve hatta bu süslü - ışıklı havuzun yapılmasından geldiğini ima ediyordu. Birlikte yaptıkları çalışmaları eleştiriyordu. Seçimi kazanarak başkan seçildiğinde belediyeyi 35 milyon borçla teslim aldığını söyleyecek, görev yaptığı dokuz yıl boyunca bir daha belediyenin borcundan söz etmeyecekti. Şeffaf bir yönetim adına görevi bıraktığı gün belediyeyi şu kadar borçla bırakıyorum demesi çok şık ve takdir edilir bir davranış olacaktı ancak bu açıklama yapılmadı. İşte Görele’nin havuz problemi bu dönemde ortaya çıktı. Belediye bazı gerekçelerle ışıklı havuzu çalıştırmadı. Diğer havuzlara da bakmadı. Terk etti. Tahrip olmasını seyretti. Kırılıp dökülmesine müdahale etmedi. Bir kısmını doldurup otopark yaptı. Şimdi diyeceksiniz ki problem bunun neresinde? Göreleli toprağa gömülen parayı sorguluyor. Devlet kaynaklarının bilinçsizce dökülüp saçılmasına tepkisini ortaya koyuyor. Bu kadar parayı nasıl toprağa gömersiniz diyor. Kullanılmayan havuzları neden yaptırdınız sorusuna cevap arıyor. Kullanılıp kullanılamayacağını öngöremeyecek kadar vizyonunuz yoksa neden yönetime geldiniz sorusunu tekrarlıyor. Devleti ne kadar zarara uğrattınız? Bu zararı kim karşılayacak? Havuz problemi bu, öyle herkes çözemez.