Vatan Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u Saygıyla Anıyoruz!...,
Vatan Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u Saygıyla Anıyoruz!...,
27 Aralık 1936 tarihinde vefat eden aziz Türk Milleti’nin büyük bir kahramanlık destanıyla kazandığı Kurtuluş Savaşını eşsiz mısralarıyla ebedileştiren, istiklal ruhuyla birlik beraberlik çağrısında bulunup Türk Milletinin gücüne güç katan Milli Mücadelemizin destanını yazan Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u saygı ve rahmetle anıyoruz.
27 Aralık 1936 tarihinde vefat eden aziz Türk Milleti’nin büyük bir kahramanlık destanıyla kazandığı Kurtuluş Savaşını eşsiz mısralarıyla ebedileştiren, istiklal ruhuyla birlik beraberlik çağrısında bulunup Türk Milletinin gücüne güç katan Milli Mücadelemizin destanını yazan Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u saygı ve rahmetle anıyoruz.
Mehmet Âkif Ersoy, Türk şair, veteriner hekim, öğretmen, vaiz, hafız, Kur'an mütercimi ve siyasetçi. Mehmet Âkif Ersoy, Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin ulusal marşı olan İstiklâl Marşı'nın yazarıdır. "Vatan Şairi" ve "Millî Şair" unvanları ile anılır. Kurtuluş Savaşının başladığı yıllarda cephedeki askerleri coşturacak, onların morallerini yükseltip manevî duyguları güçlendirecek bir millî marşın hazırlanması düşüncesi gündeme geldi. Bunun üzerine ödüllü bir yarışma açıldı ve durum tüm yurda duyuruldu. Yarışmaya 724 şiir katıldı. Değerlendirme komisyonu şiirlerin tamamını inceledikten sonra altı tane şiir, millî marş olmaya aday olarak belirlendi, diğerleri elendi. Ancak yapılan ayrıntılı incelemede seçilen altı şiirin de, millî marş olma özelliği taşımadıklarına karar verildi. Mehmet Akif'e teklif götürüldü Millî marşın yazılması için Mehmet Akif Ersoy'a teklif götürüldü. Oysa Akif, yarışma açıldığında da katılmak istemiş, ancak ucunda para ödülü olduğu için bundan vazgeçmişti. Çünkü o, vatan için yazılacak bir millî marş için para alınmaması gerektiğini düşünüyordu. Onun için bu bir "vatan görevi"ydi. Bu nedenle isteksiz olan Akif'e, dostlar devreye sokularak bir daha teklif götürüldü ve ikna edilmeye çalışıldı. Mehmet Akif, para ödülünü yardım olarak bağışlama şartının kabul edilmesinin ardından, marşı yazmayı kabul etti ve "Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak!" diye başladı İstiklal Marşını yazmaya. Ankara'daki Taceddin Dergâhında şiiri 48 saatte yazan Akif'in, 10 kıtayı yazarken kâğıdının bittiği ve mürekkep ile duvarlara yazarak şiiri tamamladığı dahi söylenir. Akif, bu 48 saat içinde yazdığı şiiri, imzasız bir şekilde gerekli mercilere iletir. 1 Mart 1921 günü Meclis oturumunda dönemin Millî Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Tanrıöver, kürsüde Akif'in yazdığı şiiri okudu. Seçim için son sözün Meclis'e ait olduğunu söyledi Tanrıöver. Tam 12 gün sonra, 12 Mart 1921'de Türkiye Büyük Millet Meclisi yeniden toplandı. Yapılan seçimde Akif'in 20 Şubat 1921'de yazdığı ve "Kahraman Ordumuza" başlığını taşıyan şiiri, büyük çoğunluk tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisinde İstiklal Marşı olarak kabul edildi. Akif, İstiklal Marşı ile ilgili şunları söyler; "O şiir, milletin o günkü heyecanının bir kıymetli hatırasıdır. O şiir bir daha yazılamaz. Onu kimse yazamaz. Onu ben de yazamam. Onu yazmak için o günleri yaşamak lazım.İstiklal Marşı'nın ruhu ebediyen yaşasın ve Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın!..."
Bizde goreleden haber-medya ailesi olarak 27 Aralık 1936 tarihinde vefat eden aziz Türk Milleti’nin büyük bir kahramanlık destanıyla kazandığı Kurtuluş Savaşını eşsiz mısralarıyla ebedileştiren, istiklal ruhuyla birlik beraberlik çağrısında bulunup Türk Milletinin gücüne güç katan Milli Mücadelemizin destanını yazan Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u saygı ve rahmetle anıyoruz.