Batlama vadisi kültür ve turizm değerler açısında keşfedilmeyi bekleyen bakir bir bölge. Özellikle son yıllarda gündeme gelen efsaneleriyle kültürel zenginliğin beşiği burası.
Giresun Kültür ve Turizm Derneği Batlama vadisinden Çaldağ'a bir kültür ve tanıtım gezisi düzenledi. Bu organizasyonda Görele Şair ve Yazarlar Derneği, Ankara Giresunlular Platformu, Fındık Kültür ve Sanat Vakfı ile Batlama Vadisi Derneği de yer aldı.
Gezi, Boztekke Şeyhkeramettin Camisi'ni ziyaretiyle başladı. 1855 yılında yapılan cami değişik zamanlarda onarımdan geçirilmiş tarihi bir eser. Çevresi mezarlık ve 1609-1610 yılında bu köye yerleşen Şeyhkeramettin'in türbesi de burada bulunuyor.
Batlama deresi boyunca yola devam edilerek tarihi eserlerin ziyareti gerçekleştirildi. 1909 yılında yapılan tarihi Sayca Cami, Mıstığın Köprüsü ve Burhaniye Kayalıkları görüldü. Sayca Camisi'nin bahçesindeki tarihi değirmen zeminin doldurulmasıyla yer altında kalmış.
Melikli İmam Değirmeni'nin onarımı yapılmış. Bütün bir ağaçtan oyularak yapılan ve mısır konulan tekne tarihi dünden bugüne taşımaya yetiyor.
Bu güzergâhta en ilginç yapı olarak Melikli köyündeki tahta camiyi gösterebiliriz. Hiç çivi kullanılmadan tamamen tahtaların birbirine geçmesiyle yapılmış. 1807-1808 yıllarında yapılan cami 2012 yılında Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu tarafından koruma altına alınmış. Ancak camiye sonradan yapılan beton bir bölüm var ki, insana “keşke yapılmasaydı” dedirtiyor. Pencere ve cami içi ahşap süslemeleriyle tam bir sanat şaheseri.
Kültür ve tanıtım gezisine katılanlar Meliki Köyü'nde Kültür Evi'nde mola verdiler.
İlyasoğlu ailesine ait 300-350 yıllık ahşap bir köy evi kültür evine dönüştürülmüş. Giresun Kültür ve Turizm Derneği Başkanı da olan İbrahim İlyasoğlu çocukluğunun bir bölümünü bu evde geçirmiş. Burası adeta bir kültür müzesi gibi değerlendiriliyor. Geçmişten günümüze kullanılan yöresel malzemeler burada sergileniyor.
Kültür evinin çevresine; Çaldağ efsanelerinde geçen kayık, değirmentaşı, yağlaş kazanı gibi malzemeleri görebiliyorsunuz. Ailenin bu tarihi yapıyı Giresun kültürü adına koruyup turizme kazandırmaya çalıştığını kaydeden İlyasoğlu, bu amaç doğrultusunda resmi girişimlerde bulunduklarını ancak olumlu bir gelişme ortaya konulmadığı bilgisini paylaşıyor. Ziyaretçi defteri yazıldıktan sonra ikram edilen çaylar içilip Çaldağ'a devam ediliyor.
Melikli Obası'nda küçük bir dinlenmeden sonra Kulakkaya'ya ulaşan katılımcıların bir bölümü Çaldağ Tuz Ekim Festival'inin yapıldığı alana kadar gitmeyi tercih ediyorlar.
Burada, sahilden 40 Km. içeride ve denizden 2 bin metre yüksekte kara taştan yapılan ve dünyada tek olan deniz fenerini görmeyi amaçlayan ziyaretçiler tam bir şok yaşadılar. Deniz fenerinin sadece gövdesi kalmış, fener kısmı tahrip edilmiş. Çaldağ Efsaneleri'ne uygun olarak 2018 yılında yapılan deniz feneri denizden 40 Km. uzaklığıyla ülkemizde ve yurt dışında gazete ve televizyonlara haber olmuştu.
Aynı yıl Çaldağ'da efsanelere uygun olarak tuz ekilerek bir festival yapılmıştı.
Daha sonra fenerin tahrip edildiği haberi yer almıştı gazetelerde.
Kültür ve Turizm gezisine katılanlar Dereli yolu üzerinden Mavi Göl, Kuzalan Şelalesi ve Göksu Travertenleri'ni de görerek Giresun'a döndüler.
Çok verimli bir gezi oldu. Batlama vadisinin tanıtımı ve turizm ağına alınması açısından bu tür organizasyonların daha sık yapılması gerekmektedir. Bir de bu bölgede var olan tarihi yapıların korunması, ilgili resmi kurumlarca hak ettiği ölçüde değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bu çalışmaların bir derneğin kapasitesini aşacağını bilerek Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yapacağı bir proje kapsamında yapılması ilimiz açısından önem arz etmektedir. Bu eserlere sahip çıkılmasının yanında tanıtımının da yapılması gereklidir.
Batlama vadisi kültür ve tanıtım gezisini düzenleyen Giresun Kültür ve Turizm Derneği'ne ve destek verenlere teşekkür ederiz.