Ülkemizin en büyük evcil hayvan mağazası olan tcremix.org sitemizde kedi veya köpek besleyenler için hayatlarını kolaylaştıracak çok sayıda ürün bulunuyor. Bunların en başında mamalar geliyor eğer köpek besliyorsanız köpek maması başta olmak üzere yavru köpek maması, yaşlı köpek maması, light köpek maması, tahılsız köpek maması, konserve köpek yaş mama ürünlerini bulabileceğiniz gibi köpek sağlık ürünleri, köpek ödülleri, köpek bakım ürünleri, köpek aksesuarları, köpek mama su kapları, köpek oyuncakları, köpek eğitim ürünleri, köpek tasmaları gibi işlerinizi kolaylaştıracak çok sayıda ürünü bulabilirsiniz. Kedi besleyen arkadaşlar başta kedi maması ana kategorimiz olmak üzere konserve kedi yaş maması, yavru kedi konserve maması, yavru kedi maması, kısırlaştırılmış kedi maması, yaşlı kedi maması, yetişkin kedi maması, light diyet kedi maması kategorilerimizi ziyaret ederek kedinizin temel beslenme ihtiyaçlarını karşılayabilirisiniz. Diğer yandan ihtiyaç duyabileceğiniz diğer ürünleri kedi ödülleri, kedi tuvaletleri, kedi oyuncakları, kedi vitaminleri, kedi kumu, kedi aksesuarları, kedi bakım ürünleri, kedi mama su kapları ana kategorilerimizden bulabilirsiniz. Ayrıntılı armaa için alt kategorilerimize de göz atmanızda fayda var. Türkiye 'nin en büyük online pet shop mağazası tcremix.org sitemize hepiniz davetlisiniz.
Esenyurt Escort

ctwpaa.org https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler

Mustafa YAYLA
Köşe Yazarı
Mustafa YAYLA
 

YEŞİL FIRTINA

Eskiden bahar başlarında böyle aniden çıkan fırtınalarda, Annem korkmayın "Ot, yaprak havası" vurur geçer derdi. Derdi demesine ama, onun içinde de fırtınalar kopardı. Ya çatı uçar da başımıza yağacak yağmurun, mart soğuğun gayidesi alırdı aklını başından. Duvarda çiviye asılı, inceden damla, damla yanan gaz lambasının tahta boşluklarından odamıza dolan rüzgarla bir alevlenip, bir sönmeye göz kırpması, ikide bir dil çıkarıp annesine oyun yapan çocuklara benzerdi. Bir anda gecenin karanlığı odaya simsiyah bir bulut gibi düşerdi sanki. Ufacık odanın içinde döner durur, deli bir at gibi kişner, kişnerdi. Bir birimize sarılır korkumuzu paylaşırken, inceden bir ses odamızın duvarlarından karanlığa inat bir uçurtma gibi duvarları yırtar simsiyah karanlığa asılırdı bin bir mumlu avize gibi. O avize Annemin dudaklarından fısıltı şeklinde çıkan, duadan başka bir şey değildi. "Allah'ım korkutma" der dururdu çaresizlikle. Onun fısıltılarını duyunca korkularımız daha da artar rüzgarın durmasını dilerdik divan dediğimiz yatagımızda. Çok geçmez sönerdi rüzgar. Hiç esmemiş kırıp dökmemiş, korkutmamış gibi sevecenleşir, ılgıt, ılgıt nini söyleyen bir dile dönerdi esintisi. Duvarda yanan ışık alevlenir, bir daha ki fırtınaya kadar huzurla, yaşar dururduk ufacık odamızda. Ciritta kokulu sahurlar ne güzeldi o yıllar. Üstüne şeker döküp yediğimiz o geceler nerdesiniz. Acaba şimdi esen rüzgarla geri mi geleceksin. Cirritadan vazgeçtim. O güzel yılları geri getirse bir tadımlık solusak ne güzel olurdu. Annemi ciritta yaparken görmek mesela. Fakat fırtınalar ne kadar güçlü eserse essin asla, asla o anlar ancak anılarda kaldı Mustafa...!!! M.Yayla-Görele
Ekleme Tarihi: 26 Mart 2024 - Salı

YEŞİL FIRTINA

Eskiden bahar başlarında böyle aniden çıkan fırtınalarda, Annem korkmayın "Ot, yaprak havası" vurur geçer derdi. Derdi demesine ama, onun içinde de fırtınalar kopardı. Ya çatı uçar da başımıza yağacak yağmurun, mart soğuğun gayidesi alırdı aklını başından. Duvarda çiviye asılı, inceden damla, damla yanan gaz lambasının tahta boşluklarından odamıza dolan rüzgarla bir alevlenip, bir sönmeye göz kırpması, ikide bir dil çıkarıp annesine oyun yapan çocuklara benzerdi. Bir anda gecenin karanlığı odaya simsiyah bir bulut gibi düşerdi sanki. Ufacık odanın içinde döner durur, deli bir at gibi kişner, kişnerdi. Bir birimize sarılır korkumuzu paylaşırken, inceden bir ses odamızın duvarlarından karanlığa inat bir uçurtma gibi duvarları yırtar simsiyah karanlığa asılırdı bin bir mumlu avize gibi. O avize Annemin dudaklarından fısıltı şeklinde çıkan, duadan başka bir şey değildi. "Allah'ım korkutma" der dururdu çaresizlikle. Onun fısıltılarını duyunca korkularımız daha da artar rüzgarın durmasını dilerdik divan dediğimiz yatagımızda. Çok geçmez sönerdi rüzgar. Hiç esmemiş kırıp dökmemiş, korkutmamış gibi sevecenleşir, ılgıt, ılgıt nini söyleyen bir dile dönerdi esintisi. Duvarda yanan ışık alevlenir, bir daha ki fırtınaya kadar huzurla, yaşar dururduk ufacık odamızda. Ciritta kokulu sahurlar ne güzeldi o yıllar. Üstüne şeker döküp yediğimiz o geceler nerdesiniz. Acaba şimdi esen rüzgarla geri mi geleceksin. Cirritadan vazgeçtim. O güzel yılları geri getirse bir tadımlık solusak ne güzel olurdu. Annemi ciritta yaparken görmek mesela. Fakat fırtınalar ne kadar güçlü eserse essin asla, asla o anlar ancak anılarda kaldı Mustafa...!!!
M.Yayla-Görele
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve goreleden.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

25
Nisan
21
Nisan
17
Nisan
14
Nisan
11
Nisan
08
Nisan
03
Nisan
30
Mart
29
Mart
26
Mart
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.