KÖYÜM BENİM...
GÖRELE / DAYLI KÖYÜ
************************
Biliyorum oralarda
Hele de bizim köyde, gün akşamın;
Akşamda-gecenin koynuna girer...
Derli- toplu evleri yaslanır dağlara, denize nazır
(*)Avu çiçeklerinin doyumsu kokusunda; başlar irgatsal savaşımız...
(*)Reçberlik diz boyu; omuzda kazma
Ya fidan diker; ya toprak kazır
Elinde girebi(*) azığı hazır
Kim tanır lodosu-kara yelleri,
Güneşin cebinde günün elleri
Güneşin cebinde, günün elleri...
****
Biliyorum oralarda
Hele de bizim köyde, gün-akşamın;
Akşamda-gecenin koynuna girer...
Yıldızlar sayılır, sırasıyla bir-bir
Bağrında tutarken esen yelleri
Yatağından derelere uzanan güzellikler
Çakal sesleri, kurbağa çağırtıları
Denizlik-lerde Gök yüzünü tesbih gibi ceken
Yarı mahmur cam güzelligi tüm hevesiyle
Sabah yelinin elinden tutarken,
Pencereden avluya uzanarak koklar
açan gülleri, Güllere kiyamaz- koparamaz elleri
Bir denize bakar bir de dağlara
Pencere önünün açan gülleri...
****
Biliyorum oralarda
Hele de bizim köyde gün-akşamın;
Akşamda-gecenin koynuna girer.
Finnuri ışığın alevinde, arada bir yalazlanır
Ateş böceklerinin peşine düşer
Gölgesinden geçer çamların
Yıldızlar çimenlere iner- çul serer sanki
Fındık imecelerinin, sevimli gecelerinde
Mısır poğullarının(*) kazanlara düşen tadı
Alaca karanlıkta suskun bir sevda gibi
Türkülere işlenmiş, yaşlı köyümün adı " DAYLI"
.....
Köyüm tüm güzelliklerden nasibini alırken,
karşımizda ki "Haş dağından" efildeyen rüzgarın ahesteligine tutunan kuşlar cıvıltılarla uyanır yatağından...
Orada bir başkadır, yaşamın tadı
Sabahın günaydını,
kapı önü gülleri //
kırmızı, beyaz, pembe //
bir genç kızın kendini //
bulduğu demde...
Yaprakların süsü apak- apak gülleri
Ağaçlara sığmayan cıvıl -cıvıl bülbülleri...
Dogada her ne yaşıyorsa o benim öyküm
İçimde bir aidiyet ve işte güzel köyüm...
*****
(*) Poğul : Pişmeye hazır süt taneli mısır koçanı.
(*)Avu: Yaban gülü.
(*) Girebi: Fındık dalı kesmeye yarayan kesici alet.
***********
Halil Cındık.
(Güneşin terkisinde)
***************************************
GÜVERCİN
***********
Bir güvercin uçar - Kaz dağlarında
Beyaz telekleri - savrulur gider
Ala ceylan gezer- gül bağlarında
Sanki canım tenden- sıyrılır gider...
Gel güvercinim gel - bizim ellere
Aşkı- muhabbete - şerbet katalım
Ben seni yazmışım - esen yellere
Gök kubbeyi alıp, gül donatalım...
Manyas ile Kapı dağın arası
Alsın gitsin beni - Gönen ovası
Ah be yaralarım - gönül yarası
Sanki canım tenden sıyrılır gider...
Gel güvercinim gel- bizim ellere
Aşkı-muhabbete - şerbet katalım
Ben seni yazmışım - esen yellere
Gök kubbeyi alıp- gül donatalım...
Gül var gülden öte - benli gül başka
KEREM yine gelse - tutulur aşka
Sen başkasın canım - inan bambaşka
Sanki canım tenden- sıyrılır gider...
Gel güvercinim gel - bizim ellere
Aşkı- muhabbete- şerbet katalım
Ben seni yazmışım - esen yellere
Gök kubbeyi alıp- gül donatalım...
Has bahçaya konan- kırmızı sülün,
Müptelası olmuş - bir benli gülün
Halini sormuyor - Şeyda bülbülün
Sanki canım tenden- sıyrılır gider...
Halil CINDIK.
20. 09.2022