Çanakkale, tarihin seyrini değiştiren savaşlara ev sahipliği yapmış, Ural Dağlarından Tuna’ya uzanan Dünyanın en geniş coğrafyasının Dünyaya açılan kapısı, Karadeniz i Akdeniz ve Dünyaya bağlayan iki boğazın kilidini elinde bulunduran şehir. Aşil’le Hektor’un Helena’ya olan aşkı sonunda çıkan savaşın ev sahibi. Tarihi TRUVA şehrinin devamı güzel memleketimiz. Tarih boyunca tüm insanlık mutlaka bu boğazlardan geçmek bu boğazları denetim altına almak istemiştir. Hatta NAPOLYON Boğazları ele geçiren Marsilya’yı ele geçirir diyerek bu önemi vurgulamıştır.
Yirminci Yüzyılın ilk çeyreğinde İngiltere başkanlığında emperyalistler Çarlık Rusya’ya yardım etmek için Çanakkale’ye saldırdılar. Çarlık Rusya (Romanof Hanedanı) yıkılmak üzeredir. Çanakkale Zaferi öyle bir zaferdir ki, Sadece bizim kaderimizi belirlememiştir. Aynı zamanda Dünya’nın kaderini de belirlemiştir. Dünyayı emperyalist amaçla denetim altına almak isteyenler tarihlerinde ilk defa büyük bir mağlubiyet almıştır. Bu mağlubiyetleri Kurtuluş Savaşında daha büyük mağlubiyete dönüşmüştür. Çocuğu ile yaşlısı ve beşikteki bebesini sırtına alarak cephane taşıyan anası, iki yüz yetmiş kilo top mermisini kendi başına kaldırarak topun namlusuna koyan Seyit Onbaşısı ile atalarımız bu toprakları bizlere bağışlamıştır. Sadece bizlere değil İngiltere denetiminde sömürge olan Avustralya yerlileri Anzak’lara da kimlik kazandırmıştır. Çanakkale’yi kazanan yiğit komutan Dünya tarihinde başka bir komutana nasip olmayan bir yiğitlik ve hoş görüye sahiptir. Çanakkale’de hayatlarını kaybeden bizim topraklarımızda Mehmetçik ile beraber yatan düşman askerlerine bile kucak açarak onları da kendi çocukları kabul edebilecek kadar centilmen ve insan sevgisi ile dolu komutandır. İşte o komutanın adı Mustafa Kemal Atatürk’tür. Çanakkale Savaşı bizlerin vatan tuttuğumuz bu topraklarda öz gürce yaşamamızın nedeni ve teminatıdır.
Çanakkale geçilememiştir. Çanakkale geçilmez. Tüm gemiler Çanakkale’den geçerlerken seyir defterlerine Çanakkale’yi geçtik yazmazlar.
Neden ve koşullar ne olursa olsun, hiç kimse Çanakkale’yi karadan ve havadan geçtik diyemez dememeli. Bunu diyorsa Çanakkale’nin ve bu ülkenin tarihini bilmiyordur. Kimliği sıfatı görevi ne olursa olsun. Eğer bizler bu topraklarda, özellikle Karadeniz de özgür ve barış içinde yaşıyorsak, huzurumuzu önce Çanakkale Savaşına, sonra Kurtuluş Savaşı’na, bu savaşların başkomutanı Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına ve özellikle Kurtuluş Savaşı sonunda imzaladığımız LOZAN ve MONTRÖ BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİNE borçluyuz. Köprü yapmak başka iştir, Çanakkale’yi karadan ve havadan geçtik, Çanakkale artık geçildi demek başka bir şeydir.
Bizlerde bu toprakları vatan olarak bırakan atalarımıza layık olabilmemizin tek koşulu yaşanan olayları tarih biliminin süzgecinden geçirerek doğru bir şekilde öğrenmektir. Bizler bu yaşam mücadelelerimizi doğru öğrenmez isek hiç öğrenmemiş öğrenmek için gayret sarf etmeyen kişiler bu savaşları hafife alacaklar ve atalarımızın o mükemmel hatıralarını incitecektir.
Savaşın ayak seslerinin duyulduğu zamanımızda özgür bağımsız, barış içinde yaşamamız dileğimle saygı ve sevgilerimi sunuyorum. 20.02.2022
Hüseyin ÇAKICI
Emekli Tarih Öğretmeni
Giresun Ticaret Lisesi Eski Müdürü