Ülkemizin en büyük evcil hayvan mağazası olan tcremix.org sitemizde kedi veya köpek besleyenler için hayatlarını kolaylaştıracak çok sayıda ürün bulunuyor. Bunların en başında mamalar geliyor eğer köpek besliyorsanız köpek maması başta olmak üzere yavru köpek maması, yaşlı köpek maması, light köpek maması, tahılsız köpek maması, konserve köpek yaş mama ürünlerini bulabileceğiniz gibi köpek sağlık ürünleri, köpek ödülleri, köpek bakım ürünleri, köpek aksesuarları, köpek mama su kapları, köpek oyuncakları, köpek eğitim ürünleri, köpek tasmaları gibi işlerinizi kolaylaştıracak çok sayıda ürünü bulabilirsiniz. Kedi besleyen arkadaşlar başta kedi maması ana kategorimiz olmak üzere konserve kedi yaş maması, yavru kedi konserve maması, yavru kedi maması, kısırlaştırılmış kedi maması, yaşlı kedi maması, yetişkin kedi maması, light diyet kedi maması kategorilerimizi ziyaret ederek kedinizin temel beslenme ihtiyaçlarını karşılayabilirisiniz. Diğer yandan ihtiyaç duyabileceğiniz diğer ürünleri kedi ödülleri, kedi tuvaletleri, kedi oyuncakları, kedi vitaminleri, kedi kumu, kedi aksesuarları, kedi bakım ürünleri, kedi mama su kapları ana kategorilerimizden bulabilirsiniz. Ayrıntılı armaa için alt kategorilerimize de göz atmanızda fayda var. Türkiye 'nin en büyük online pet shop mağazası tcremix.org sitemize hepiniz davetlisiniz.
Esenyurt Escort

ctwpaa.org https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler

Hüseyin Çakıcı
Köşe Yazarı
Hüseyin Çakıcı
 

ÇANAKKALE SAVAŞI (ZAFERİ) VE TARİHİMİZDEKİ ÖNEMİ.

Dünya Tarihinde Tarihin seyrini değiştiren, özellikle Türkiye Cumhuriyetinin varlığının nedeni olan ÇANAKKALE SAVAŞLARINI değerlendirmek için Çanakkale’nin coğrafi konumunu ve stratejisini iyi değerlendirmek gerekir. Çanakkale, Ural Dağlarından Alp Dağlarına kadar uzanan Tuna ve Don, Volga Havzalarını da içine alan şu an buğday Ambarı olan büyük toprakların Dünyaya açılan tek kapısıdır. Karadeniz ve Akdeniz Havzalarında yerleşen tüm devletler Çanakkale ve İstanbul Boğazlarını hep denetimleri altına almak için uğraşmışlar, bunun için savaştılar. Çanakkale adeta ambarın kilidi gibidir. Yaklaşık bin yıl yaşayan Bizans ile altı yüz yirmi yıl yaşayan Osmanlı Devleti bu uzun egemenliklerini Çanakkale ve İstanbul Boğazlarına egemenliklerine borçludurlar. Başta Çarlık Rusya, Sonraları Sovyetler Birliği, İtalya zamanımızda tüm emperyalist devletler ve ABD boğazları denetim altına almak için adeta yarışa girmişlerdir. İlk Çağlarda Mitolojik anlamda açıklanmak istenen TURUVA SAVAŞI nın bile asıl nedeni Çanakkale girişindeki liman şehri TURUVA yı ele geçirmekti. İtilaf Devletlerinin ortağı Çarlık Rusya, Sosyalist devrimin aşamasında idi. Yıkılmak üzere idi. Rusya topraklarında kurulacak sosyalist bir devlet emperyalistlerin işine gelmiyordu. Çarlık Rusya’yı kurtarmak amacı ile bütün güçleri ile ÇANAKKALE’ ye saldırdılar. Osmanlı Devleti de yıkılmak üzere idi. 1908 yılında REVAL de Çarlık Rusya ile İngiltere kendi aralarında Osmanlı topraklarını bölüşmüşlerdi. İkinci Meşrutiyetin ilanı ve sonundaki 31 Mart gerici ayaklanmasının temelinde bu paylaşma yatmaktadır. O dönem Osmanlı Askeri gücü Almanlar tarafından yönetiliyordu. Çanakkale’nin Başkomutanı Alman Otto Liman Von Sanders ti. Çanakkale’nin coğrafyasını bilmeyen komutan savaşı yönetmekte zorlanıyordu. Yeni bir kurmay subay olan Mustafa Kemal Atatürk kendi coğrafyasını bildiği gibi kendi askerinin özelliklerini de iyi biliyordu. Dünyada başka örneği olmayan kurmaylık dehası ile Baş Komutanını dinlemeden aldığı tedbirlerle bu büyük emperyalist saldırıyı durdurup zaferle taçlandırmasını bilmiştir. Büyük güçlerine rağmen Başta İngiltere Çanakkale’de mağlubiyeti kabul ederek çekilmek zorunda kalmışlardır. Çanakkale çekilmesi Dünya harp tarihinin en önemli mağlubiyeti ve geri çekilmesi kabul edilmektedir. Dünya Tarihinde askerlerine ölmeyi emreden başka bir komutan olmadığı gibi ölme emrini gözünü kırpmadan hayata geçiren başka bir asker de yoktur. Çanakkale Zaferi Dünya Siyasi ve sosyal tarihini kökten değiştirmiştir. Mustafa Kemal ve Mehmetçikleri Çanakkale Savaşını kazanmasa idi Çarlık Rusya (Romanof Hanedanı) nın yıkılıp Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği kurulamazdı. Başta Karadeniz Bölgesi ve Doğu Anadolu Rus işgalinden kurtulamazdı. Çarlık Rusya yıkılmasa idi Biz Çarlık Rusya’yı topraklarımızdan kovamazdık. Kurtuluş Savaşını kazanamazdık. Aynı zamanda yeni kurulan Sovyetler Birliği de yaşamasını Çanakkale’ye ve Kurtuluş Savaşına borçludur. Çanakkale ve Kurtuluş Savaşını bizler kazanmasa idik Yeni Kurulan Sovyet rejimi devam edemez kısa zamanda yıkılmak zorunda kalırdı. Sovyet Rusya Kurtuluş savaşı aşamasında bize yardım etmek zorunda idi. Uluslar arası ilişkiler her zaman çıkar üzerine kurulup geliştirilir. Çanakkale Zaferi, Kurtuluş Savaşımızın kazanılmasının nedeni ve moral kaynağı olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti varlığını ve kuruluşunu başta Çanakkale Zaferine ve Kurtuluş savaşına borçludur. Çanakkale ve Kurtuluş savaşı bu topraklarda egemenliğimizi ilel-ebet sağlarken bize bağımsız Laik Türkiye Cumhuriyetimizi bağışlamıştır. Eğer şu anda bölgemizde yaşanan Ukrayna-Rusya savaşından etkilenmiyorsak Karadeniz limanlarımızda savaş gemileri yoksa bunu Başta Çanakkale ve Kurtuluş Savaşına bu zaferler sonunda imzaladığımız uluslar arası LOZAN ANTLAŞMASI ve MONTRÖ BOĞAZLAR ZÖZLEŞMESİNE borçluyuz. Boğazların egemenliği önce Lozan’da daha sonra tamamen koşulsuz MONTRÖ SÖZLEŞMESİ ile denetimize geçmiştir. Çanakkale ve İstanbul Boğazlarından savaş gemileri on beş gün önceden izin almak, Karadeniz’deki deniz gücünün üzerinde güce sahip olmamak ve 21 günden fazla kalmamak suretiyle geçebilirler. Savaş gemilerinin geçmeleri bizim izin ve denetimimize bağlıdır. Bizim izin ve kontrolümüz dışında Karadeniz’e herhangi bir savaş gemisinin herhangi bir koşulda geçmesi mümkün değildir. Lozan antlaşması ve Montrö Boğazlar Sözleşmesinden verilecek herhangi bir ödün, ülkemiz için beka sorunu olduğu gibi hem vatana hem Çanakkale’de şehit olan atalarımıza onların temiz ruhlarına ihanettir. Yazımı ANZAKLI bir askerin savaş sonrası Mısır’da sakin ortamda günlüğüne yazdığı notu paylaşarak bitirmek istiyorum. “Yüzbaşı BİLL KNOX; ANZAK’ı tahliye etmek kesinlikle bir yenilgi değildi. Orada zafer kazanamayacağımız belli olmuştu. Türklerin yeni büyük topları bize cehennemi yaşatıyordu. Kuşkusuz pek çok arkadaşımızı orada gömerek ayrıldık, muhteşem çocuklardı. Ama Çanakkale’de imkansızı başarmaya çalıştık. Duyduğuma göre Türkler tahliye gününü Ulusal Bayram ilan etmeyi düşünüyorlarmış, dilerim yaparlar. Onlar layıkı ile dürüstçe savaştılar. Zaferlerinin çok güzel hikayelerini artık yazabilirler. Ocak 1916. Çanakkale Zaferinin 109. Yıl dönümünde başta Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve gözünü kırpmadan bu güzel vatanı bizlere bırakmak amacı ile şehit olan atalarımızın aziz hatıraları önünde saygı ile eğiliyorum. Barışın egemen olduğu, demokrasinin tüm kurumları ile hayata geçtiği laik demokratik Cumhuriyet dileklerimle sevi, saygı ve sağlıcakla kalınız. 16.03.2024 Hüseyin ÇAKICI Emekli Tarih Öğretmeni      
Ekleme Tarihi: 16 Mart 2024 - Cumartesi

ÇANAKKALE SAVAŞI (ZAFERİ) VE TARİHİMİZDEKİ ÖNEMİ.

Dünya Tarihinde Tarihin seyrini değiştiren, özellikle Türkiye Cumhuriyetinin varlığının nedeni olan ÇANAKKALE SAVAŞLARINI değerlendirmek için Çanakkale’nin coğrafi konumunu ve stratejisini iyi değerlendirmek gerekir.
Çanakkale, Ural Dağlarından Alp Dağlarına kadar uzanan Tuna ve Don, Volga Havzalarını da içine alan şu an buğday Ambarı olan büyük toprakların Dünyaya açılan tek kapısıdır. Karadeniz ve Akdeniz Havzalarında yerleşen tüm devletler Çanakkale ve İstanbul Boğazlarını hep denetimleri altına almak için uğraşmışlar, bunun için savaştılar. Çanakkale adeta ambarın kilidi gibidir. Yaklaşık bin yıl yaşayan Bizans ile altı yüz yirmi yıl yaşayan Osmanlı Devleti bu uzun egemenliklerini Çanakkale ve İstanbul Boğazlarına egemenliklerine borçludurlar.
Başta Çarlık Rusya, Sonraları Sovyetler Birliği, İtalya zamanımızda tüm emperyalist devletler ve ABD boğazları denetim altına almak için adeta yarışa girmişlerdir.
İlk Çağlarda Mitolojik anlamda açıklanmak istenen TURUVA SAVAŞI nın bile asıl nedeni Çanakkale girişindeki liman şehri TURUVA yı ele geçirmekti. İtilaf Devletlerinin ortağı Çarlık Rusya, Sosyalist devrimin aşamasında idi. Yıkılmak üzere idi. Rusya topraklarında kurulacak sosyalist bir devlet emperyalistlerin işine gelmiyordu. Çarlık Rusya’yı kurtarmak amacı ile bütün güçleri ile ÇANAKKALE’ ye saldırdılar. Osmanlı Devleti de yıkılmak üzere idi. 1908 yılında REVAL de Çarlık Rusya ile İngiltere kendi aralarında Osmanlı topraklarını bölüşmüşlerdi. İkinci Meşrutiyetin ilanı ve sonundaki 31 Mart gerici ayaklanmasının temelinde bu paylaşma yatmaktadır.
O dönem Osmanlı Askeri gücü Almanlar tarafından yönetiliyordu. Çanakkale’nin Başkomutanı Alman Otto Liman Von Sanders ti. Çanakkale’nin coğrafyasını bilmeyen komutan savaşı yönetmekte zorlanıyordu. Yeni bir kurmay subay olan Mustafa Kemal Atatürk kendi coğrafyasını bildiği gibi kendi askerinin özelliklerini de iyi biliyordu. Dünyada başka örneği olmayan kurmaylık dehası ile Baş Komutanını dinlemeden aldığı tedbirlerle bu büyük emperyalist saldırıyı durdurup zaferle taçlandırmasını bilmiştir. Büyük güçlerine rağmen Başta İngiltere Çanakkale’de mağlubiyeti kabul ederek çekilmek zorunda kalmışlardır. Çanakkale çekilmesi Dünya harp tarihinin en önemli mağlubiyeti ve geri çekilmesi kabul edilmektedir.
Dünya Tarihinde askerlerine ölmeyi emreden başka bir komutan olmadığı gibi ölme emrini gözünü kırpmadan hayata geçiren başka bir asker de yoktur.
Çanakkale Zaferi Dünya Siyasi ve sosyal tarihini kökten değiştirmiştir. Mustafa Kemal ve Mehmetçikleri Çanakkale Savaşını kazanmasa idi Çarlık Rusya (Romanof Hanedanı) nın yıkılıp Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliği kurulamazdı. Başta Karadeniz Bölgesi ve Doğu Anadolu Rus işgalinden kurtulamazdı. Çarlık Rusya yıkılmasa idi Biz Çarlık Rusya’yı topraklarımızdan kovamazdık. Kurtuluş Savaşını kazanamazdık.
Aynı zamanda yeni kurulan Sovyetler Birliği de yaşamasını Çanakkale’ye ve Kurtuluş Savaşına borçludur. Çanakkale ve Kurtuluş Savaşını bizler kazanmasa idik Yeni Kurulan Sovyet rejimi devam edemez kısa zamanda yıkılmak zorunda kalırdı. Sovyet Rusya Kurtuluş savaşı aşamasında bize yardım etmek zorunda idi. Uluslar arası ilişkiler her zaman çıkar üzerine kurulup geliştirilir.
Çanakkale Zaferi, Kurtuluş Savaşımızın kazanılmasının nedeni ve moral kaynağı olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti varlığını ve kuruluşunu başta Çanakkale Zaferine ve Kurtuluş savaşına borçludur.
Çanakkale ve Kurtuluş savaşı bu topraklarda egemenliğimizi ilel-ebet sağlarken bize bağımsız Laik Türkiye Cumhuriyetimizi bağışlamıştır.
Eğer şu anda bölgemizde yaşanan Ukrayna-Rusya savaşından etkilenmiyorsak Karadeniz limanlarımızda savaş gemileri yoksa bunu Başta Çanakkale ve Kurtuluş Savaşına bu zaferler sonunda imzaladığımız uluslar arası LOZAN ANTLAŞMASI ve MONTRÖ BOĞAZLAR ZÖZLEŞMESİNE borçluyuz. Boğazların egemenliği önce Lozan’da daha sonra tamamen koşulsuz MONTRÖ SÖZLEŞMESİ ile denetimize geçmiştir.
Çanakkale ve İstanbul Boğazlarından savaş gemileri on beş gün önceden izin almak, Karadeniz’deki deniz gücünün üzerinde güce sahip olmamak ve 21 günden fazla kalmamak suretiyle geçebilirler. Savaş gemilerinin geçmeleri bizim izin ve denetimimize bağlıdır. Bizim izin ve kontrolümüz dışında Karadeniz’e herhangi bir savaş gemisinin herhangi bir koşulda geçmesi mümkün değildir. Lozan antlaşması ve Montrö Boğazlar Sözleşmesinden verilecek herhangi bir ödün, ülkemiz için beka sorunu olduğu gibi hem vatana hem Çanakkale’de şehit olan atalarımıza onların temiz ruhlarına ihanettir.
Yazımı ANZAKLI bir askerin savaş sonrası Mısır’da sakin ortamda günlüğüne yazdığı notu paylaşarak bitirmek istiyorum.
“Yüzbaşı BİLL KNOX; ANZAK’ı tahliye etmek kesinlikle bir yenilgi değildi. Orada zafer kazanamayacağımız belli olmuştu.
Türklerin yeni büyük topları bize cehennemi yaşatıyordu. Kuşkusuz pek çok arkadaşımızı orada gömerek ayrıldık, muhteşem çocuklardı. Ama Çanakkale’de imkansızı başarmaya çalıştık. Duyduğuma göre Türkler tahliye gününü Ulusal Bayram ilan etmeyi düşünüyorlarmış, dilerim yaparlar. Onlar layıkı ile dürüstçe savaştılar. Zaferlerinin çok güzel hikayelerini artık yazabilirler. Ocak 1916.
Çanakkale Zaferinin 109. Yıl dönümünde başta Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve gözünü kırpmadan bu güzel vatanı bizlere bırakmak amacı ile şehit olan atalarımızın aziz hatıraları önünde saygı ile eğiliyorum.
Barışın egemen olduğu, demokrasinin tüm kurumları ile hayata geçtiği laik demokratik Cumhuriyet dileklerimle sevi, saygı ve sağlıcakla kalınız. 16.03.2024
Hüseyin ÇAKICI
Emekli Tarih Öğretmeni
 
 
 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve goreleden.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.