Ülkemizin en büyük evcil hayvan mağazası olan tcremix.org sitemizde kedi veya köpek besleyenler için hayatlarını kolaylaştıracak çok sayıda ürün bulunuyor. Bunların en başında mamalar geliyor eğer köpek besliyorsanız köpek maması başta olmak üzere yavru köpek maması, yaşlı köpek maması, light köpek maması, tahılsız köpek maması, konserve köpek yaş mama ürünlerini bulabileceğiniz gibi köpek sağlık ürünleri, köpek ödülleri, köpek bakım ürünleri, köpek aksesuarları, köpek mama su kapları, köpek oyuncakları, köpek eğitim ürünleri, köpek tasmaları gibi işlerinizi kolaylaştıracak çok sayıda ürünü bulabilirsiniz. Kedi besleyen arkadaşlar başta kedi maması ana kategorimiz olmak üzere konserve kedi yaş maması, yavru kedi konserve maması, yavru kedi maması, kısırlaştırılmış kedi maması, yaşlı kedi maması, yetişkin kedi maması, light diyet kedi maması kategorilerimizi ziyaret ederek kedinizin temel beslenme ihtiyaçlarını karşılayabilirisiniz. Diğer yandan ihtiyaç duyabileceğiniz diğer ürünleri kedi ödülleri, kedi tuvaletleri, kedi oyuncakları, kedi vitaminleri, kedi kumu, kedi aksesuarları, kedi bakım ürünleri, kedi mama su kapları ana kategorilerimizden bulabilirsiniz. Ayrıntılı armaa için alt kategorilerimize de göz atmanızda fayda var. Türkiye 'nin en büyük online pet shop mağazası tcremix.org sitemize hepiniz davetlisiniz.
Esenyurt Escort

ctwpaa.org https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler

Hüseyin Çakıcı
Köşe Yazarı
Hüseyin Çakıcı
 

13 ŞUBAT GÖRELE’Nİ KURTULUŞU VE BİR COĞRAFYA’YI VATAN TUTMANIN BEDELLERİ.

Atalarımızın bizlere çocuklarımıza, torunlarımıza bırakmak için emanet ettiği vatan dediğimiz bu topraklar büyük bedeller ödenerek kazanılmıştır. Vatan bizler için ekmektir, aştır, tutunacak daldır, barınaktır en önemlisi namustur. Bu bedellerin en zorlusu birinci Dünya Savaşı sırasında atalarımız ödemiştir. Vatan tuttuğumuz bu topraklarda mutlu ve güvenli yaşamanın sırrı bu toprakların coğrafi özellikleri ile bu coğrafyada tarih boyunca gelişen olayların tarih babanın yönlendirmesi ile iyi bilinip değerlendirilmesinden geçmektedir. Yaşadığı coğrafyanın özelliklerini iklimsel yapısını, üzerinde yaşanan olayları tarih biliminin ışığı içinde değerlendiremeyen toplumlar bu coğrafyada özgür ve bağımsız yaşayamazlar. Olayları neden ve sonuç ilişkisi içinde objektif ve doğru değerlendirmek gerekir. Birinci Dünya savaşında bölgemizin işgal edilmesine neden olan olaylar zinciri nasıl gelişmiştir. Burada verilen mücadelenin özellikleri nelerdir? Yüz yıldır Karadeniz Bölgemizde barış içinde ve mutlu yaşamamızın nedeni verilen o mücadeleler ve bu mücadeleler sonunda kazanılan MONTRÖ BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİ dir. Çarlık Rusya’nın en önemli amacı sıcak denizlere inmek ve bu amacı gerçekleştirmek için Osmanlı imparatorluğunun elinde bulunan İstanbul ve Çanakkale boğazlarını denetim altına almaktır. 1908 yılında İngiltere ve Çarlık Rusya Baltık Denizinin kenarında şimdiki Litvanya’nın başkenti REVAL’de gizlice toplanıp Osmanlı topraklarını kendi aralarında taksim etmişlerdi. Bu gizli antlaşmanın Fransız gazetelerinde yayınlanmasından sonra ülkemizde büyük bir tepki baş gösterir. Bu tepki üzerine 2. Abdülhamit Meşruti parlamenter sistemi tekrar ilan etmek zorunda kalır. Ardından 1909 yılında tarihimize 31 Mart olayı diye adlandırılan gerici şeriatçı ayaklanma baş gösterir. Ülke bu kargaşada iken İtalyanlar 1911 de Trablusgarp’a saldırır. Kuzey Afrika toprakları elden çıkar. UŞİ Antlaşması ile Adalar geçici olarak İtalyanlara bırakılır. Bu olayın şaşkınlığı geçmeden 1912 yılında Balkan Devletleri saldırır. Birinci Balkan savaşında özellikle askeri bürokrasi ile sivil bürokrasinin anlaşamaması yüzünden büyük bir yenilgi alınır. Balkanlardan Anadolu’ya büyük göç başlar. Bu göçler sırasında büyük acılar yaşanır. Balkan devletlerinin kendi aralarında anlaşamamaları üzerine 1913 yılında ikinci Balkan Savaşında Edirne kurtarılır. Büyük savaşın ayak sesleri kendini hissettirmektedir. İktidarda başında Enver Paşa’nın olduğu İTTİHAT TERAKKİ partisi vardır. 1878 Berlin Konferansında Osmanlı Devleti Almanların yanında taraf olmuştur. Osmanlı kara orduları Alman subaylara teslim edilmiştir. Birinci Dünya Savaşında Almanların yanında savaşa girmemize bu gelişme de etkili olmuştur. Zırhlı savaş gemilerinin ortaya çıkması üzerine Abdülhamit tarafından Halice hapsedilip çürümeye bırakılan Osmanlı Donanması güçlendirilme cihetine gidilmiş, 4 Nisan 1911 yılında 1914 ve 1915 yılında teslim edilmek üzere İngiltere’ye iki tane gemi sipariş verilmiştir. Sultan Osman ve Reşadiye isimleri verilen bu gemilerin paraları “Donanma Cemiyeti” nin halktan topladığı paralarla ödenmiştir. 1914 yılı 2 Ağustosunda Osmanlı Devleti Seferberlik ilan eder. İngiltere bunu bahane ederek parası ödenmiş gemileri teslim etmez. Parasını da hala geri ödememiştir. Bu gelişmeler olurken Akdeniz de sıcak savaş başlar. İngiliz savaş gemilerinden kaçan iki Alman savaş gemisi Çanakkale Boğazı’nı geçerek İstanbul’a gelir ve Osmanlı Devletine sığınır. Halk parasını ödediği savaş gemilerinin verilmemesi üzerine tepkilidir. İstanbul halkı İstanbul rıhtımını doldurur. Padişah Sultan Reşat’ın da bulunduğu bir törende bu gemilerin satın alındığı dünyaya bildirilir. Bu iki geminin personeline Türk subay ve er elbiseleri giydirilerek Osmanlı donanması ile Karadeniz’e gönderilir. Karadeniz’e çıkan bu gemiler Boğazın etrafında dolaşmakta olan Rus donanmasını kovalar. Bununla da kalmayarak Karadeniz in kuzey kıyılarındaki Rusya’ya ait limanlar bombalanır. Bunun üzerine Çarlık Rusya Osmanlı Devletine savaş açar. Çar orduları Doğu Anadolu’dan ve Karadeniz sahilinden 1 Kasım 1914 yılında Anadolu’yu işgale başlar. Atalarımızın o şanlı direnişi de o zaman başlar. Hopa’dan başlayan direniş geri çekilerek Harşit’e dayanmıştır. Harşit’te ölüm kalım savaşı verilir. Görele’yi işgal eden Ruslar ve onların desteğindeki Ermeni ve Rum çeteciler halka akla gelmedik kötü muamele yaparlar. Burada annemin dedesi Şirket i Hayriye’nin ünlü kaptanlarından Cin Yusuf Kaptan (Selimoğlu- Çelik) ten bahsetmem gerekir. Dedem Selanik Limanında römorkör kaptanlığı yapmaktadır. 1912 yılında Selanik Yunanlıların eline geçmesi üzerine tasını tarağını toplayarak İstanbul a taşınır. Kısa bir ara İstanbul- Batum seferi yapan İnebolu gemisinde kaptanlık yaptıktan sonra İstanbul Perşembe Pazarındaki evini ilk eşi ve oğluna bırakarak Annemin anneannesi Fatma anam, Anneannem 9 yaşındaki ağabeyi Yaşar ve Gülhanım teyzem le Çatak Aralıkoz daki evlerine yerleşir. O zamanlar Cuma pazarı Çavuşlu da kurulmaktadır. Bir Cuma günü Kaptan dedem 9 yaşındaki oğlu ile pazardan gelirken Aralıkozlular bilir Orada Pisik değirmeni denen mevkide dedem ve 9 yaşındaki oğlu Ermeni çeteciler tarafından katledilir. O zamanın tanıklarının anlattıklarına göre Fatma anam bir ay delirmiş aklını oynatmış iki küçük kızı ile tek başına kalmış. Uzun süre komşularının ve akrabalarının desteği ile yaşama tutunmuş. Pazara giderken Rum ve Ermeni çeteciler sarkıntılık yapmasınlar diye yüzüne sığır kemresi sürdüğü söylenir. Şu an Dedem, Fatma Anam ve annemin yaşar dayısı Yeğenli köyü mezarlığının en tepesinde yatmaktadırlar. 24. Şubat 1918 yılında Ekim devriminde Çarlığın yıkılması üzerine yeni gelen sosyalist hükümet işgal kuvvetlerini geri çekerek işgale son verir. 13 Şubat 1918 günü Rus orduların Görele’yi terk eder. Burada ÇANAKKALE SAVAŞINDAN bahsetmek gerekir. Çarlık yönetiminin yıkılması ve Sovyet Rejiminin gelmesi kendini Çanakkale zaferine borçludur. Başta İngilizler ve ortakları Çanakkale ye Çarlık Rusya’ya yardım etmek, Osmanlı Devletini savaş dışı bırakıp İstanbul a el koymak için saldırmışlardır. Çanakkale hem Türk Ulusunun kurtuluşunu, Kurtuluş savaşının kazanılmasını sağlamış hem Çarlık rejiminin yıkılıp Sovyetlerdin kurulmasına neden olmuştur. Sovyetler bizlere kurtuluş savaşında savaş araç gereci ve parasal olarak yardım etmiştir. Yardım etmek zorunda idi. Biz Anadolu’da Kurtuluş Savaşını kaybetse idik Sovyet Rejimi tutunamaz ve kolay bir şekilde yıkılırdı. Uluslar arası ilişkiler menfaat temeline dayanmaktadır. Duygusallık kesinlikle yoktur. Al gülüm ver gülüm mantığı içindedir. Burada Giresun Belediye Başkanı Osman Feridinoğlu(Topal Osman) ve Şube reisi Tirebolulu Fehmi Alpaslan’nın kahramanlıklarından bahsetmek gerekir. Bu mücadelenin her safhasında ve özellikle Kurtuluş savaşında Hem Topal Osman ve orada şehit Olan Fehmi Alpaslan’ın büyük başarıları vardır. Görele halkı bütün gücü ile işgale karşı durmuşlardır. Burada bu dedelerimizi saygı ile anmayı borç biliyorum. Her 13 Şubatlarda bizler atalarımızı anmakta, bu görevi şevkle ve saygı ile yapmaktayız. Yapmaya da devam edeceğiz. Bundan sonra asıl üzerinde durulması gereken olay da bize emanet bırakılan bu güzel toprakları bizler torunlarımıza daha güçlü ve verimli bırakabiliyormuyuz. Üzerinde hassasiyetle durulası gereken bir gelişme de budur. Şu an köylerimiz adeta terk edilmiş. Topraklarımız bakımsızlıktan verimden düşmüş. Bizlere kanları pahasına bırakılan bu topraklara bizler gerektiği gibi sahip çıkmayı beceremedik diye düşünüyorum. Küresel iklim değişikliği nedeniyle özellikle bizim bölgemiz yakın gelecekte büyük bir kuraklıkla karşı karşıya kalacak. Bu kuraklıktan etkilenecek bölgelerden birinin de bizim bölgemiz olduğu iklim bilimciler tarafından dile getirilmektedir. En önemli olayın bu olduğu ve yetkililerin bu durumdan dolayı uyarılması gerektiğini düşünüyorum. Topraklarımıza ve geçmişimize sahip çıkmak hepimize düşen önemli bir görevdir. Burada Kurtuluş Savaşı aşamasında bütün güçlüklerle Rusya’dan güçlükle cepheye silah ve cephane taşıyan RÜSÜMAT 4 isimli gemiden bahsetmek gerekir. Bu kahraman gemi şu an Eynesil de sahil yolunun altında yatmaktadır. İleride bununla ilgili geniş bir makale yazıp sizlere sunacağım. Özgür bağımsız, sağlıklı bir yaşam dileklerimle hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyorum. 11.Şubat.2022 Hüseyin ÇAKICI Emekli Tarih Öğretmeni Giresun Ticaret Lisesi Eski Müdürü        
Ekleme Tarihi: 11 Şubat 2023 - Cumartesi

13 ŞUBAT GÖRELE’Nİ KURTULUŞU VE BİR COĞRAFYA’YI VATAN TUTMANIN BEDELLERİ.

Atalarımızın bizlere çocuklarımıza, torunlarımıza bırakmak için emanet ettiği vatan dediğimiz bu topraklar büyük bedeller ödenerek kazanılmıştır. Vatan bizler için ekmektir, aştır, tutunacak daldır, barınaktır en önemlisi namustur. Bu bedellerin en zorlusu birinci Dünya Savaşı sırasında atalarımız ödemiştir. Vatan tuttuğumuz bu topraklarda mutlu ve güvenli yaşamanın sırrı bu toprakların coğrafi özellikleri ile bu coğrafyada tarih boyunca gelişen olayların tarih babanın yönlendirmesi ile iyi bilinip değerlendirilmesinden geçmektedir. Yaşadığı coğrafyanın özelliklerini iklimsel yapısını, üzerinde yaşanan olayları tarih biliminin ışığı içinde değerlendiremeyen toplumlar bu coğrafyada özgür ve bağımsız yaşayamazlar.
Olayları neden ve sonuç ilişkisi içinde objektif ve doğru değerlendirmek gerekir. Birinci Dünya savaşında bölgemizin işgal edilmesine neden olan olaylar zinciri nasıl gelişmiştir. Burada verilen mücadelenin özellikleri nelerdir? Yüz yıldır Karadeniz Bölgemizde barış içinde ve mutlu yaşamamızın nedeni verilen o mücadeleler ve bu mücadeleler sonunda kazanılan MONTRÖ BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİ dir.
Çarlık Rusya’nın en önemli amacı sıcak denizlere inmek ve bu amacı gerçekleştirmek için Osmanlı imparatorluğunun elinde bulunan İstanbul ve Çanakkale boğazlarını denetim altına almaktır. 1908 yılında İngiltere ve Çarlık Rusya Baltık Denizinin kenarında şimdiki Litvanya’nın başkenti REVAL’de gizlice toplanıp Osmanlı topraklarını kendi aralarında taksim etmişlerdi. Bu gizli antlaşmanın Fransız gazetelerinde yayınlanmasından sonra ülkemizde büyük bir tepki baş gösterir. Bu tepki üzerine 2. Abdülhamit Meşruti parlamenter sistemi tekrar ilan etmek zorunda kalır. Ardından 1909 yılında tarihimize 31 Mart olayı diye adlandırılan gerici şeriatçı ayaklanma baş gösterir. Ülke bu kargaşada iken İtalyanlar 1911 de Trablusgarp’a saldırır. Kuzey Afrika toprakları elden çıkar. UŞİ Antlaşması ile Adalar geçici olarak İtalyanlara bırakılır. Bu olayın şaşkınlığı geçmeden 1912 yılında Balkan Devletleri saldırır. Birinci Balkan savaşında özellikle askeri bürokrasi ile sivil bürokrasinin anlaşamaması yüzünden büyük bir yenilgi alınır. Balkanlardan Anadolu’ya büyük göç başlar. Bu göçler sırasında büyük acılar yaşanır. Balkan devletlerinin kendi aralarında anlaşamamaları üzerine 1913 yılında ikinci Balkan Savaşında Edirne kurtarılır. Büyük savaşın ayak sesleri kendini hissettirmektedir. İktidarda başında Enver Paşa’nın olduğu İTTİHAT TERAKKİ partisi vardır. 1878 Berlin Konferansında Osmanlı Devleti Almanların yanında taraf olmuştur. Osmanlı kara orduları Alman subaylara teslim edilmiştir. Birinci Dünya Savaşında Almanların yanında savaşa girmemize bu gelişme de etkili olmuştur. Zırhlı savaş gemilerinin ortaya çıkması üzerine Abdülhamit tarafından Halice hapsedilip çürümeye bırakılan Osmanlı Donanması güçlendirilme cihetine gidilmiş, 4 Nisan 1911 yılında 1914 ve 1915 yılında teslim edilmek üzere İngiltere’ye iki tane gemi sipariş verilmiştir. Sultan Osman ve Reşadiye isimleri verilen bu gemilerin paraları “Donanma Cemiyeti” nin halktan topladığı paralarla ödenmiştir. 1914 yılı 2 Ağustosunda Osmanlı Devleti Seferberlik ilan eder. İngiltere bunu bahane ederek parası ödenmiş gemileri teslim etmez. Parasını da hala geri ödememiştir. Bu gelişmeler olurken Akdeniz de sıcak savaş başlar. İngiliz savaş gemilerinden kaçan iki Alman savaş gemisi Çanakkale Boğazı’nı geçerek İstanbul’a gelir ve Osmanlı Devletine sığınır. Halk parasını ödediği savaş gemilerinin verilmemesi üzerine tepkilidir. İstanbul halkı İstanbul rıhtımını doldurur. Padişah Sultan Reşat’ın da bulunduğu bir törende bu gemilerin satın alındığı dünyaya bildirilir. Bu iki geminin personeline Türk subay ve er elbiseleri giydirilerek Osmanlı donanması ile Karadeniz’e gönderilir. Karadeniz’e çıkan bu gemiler Boğazın etrafında dolaşmakta olan Rus donanmasını kovalar. Bununla da kalmayarak Karadeniz in kuzey kıyılarındaki Rusya’ya ait limanlar bombalanır. Bunun üzerine Çarlık Rusya Osmanlı Devletine savaş açar. Çar orduları Doğu Anadolu’dan ve Karadeniz sahilinden 1 Kasım 1914 yılında Anadolu’yu işgale başlar. Atalarımızın o şanlı direnişi de o zaman başlar. Hopa’dan başlayan direniş geri çekilerek Harşit’e dayanmıştır. Harşit’te ölüm kalım savaşı verilir. Görele’yi işgal eden Ruslar ve onların desteğindeki Ermeni ve Rum çeteciler halka akla gelmedik kötü muamele yaparlar.
Burada annemin dedesi Şirket i Hayriye’nin ünlü kaptanlarından Cin Yusuf Kaptan (Selimoğlu- Çelik) ten bahsetmem gerekir. Dedem Selanik Limanında römorkör kaptanlığı yapmaktadır. 1912 yılında Selanik Yunanlıların eline geçmesi üzerine tasını tarağını toplayarak İstanbul a taşınır. Kısa bir ara İstanbul- Batum seferi yapan İnebolu gemisinde kaptanlık yaptıktan sonra İstanbul Perşembe Pazarındaki evini ilk eşi ve oğluna bırakarak Annemin anneannesi Fatma anam, Anneannem 9 yaşındaki ağabeyi Yaşar ve Gülhanım teyzem le Çatak Aralıkoz daki evlerine yerleşir. O zamanlar Cuma pazarı Çavuşlu da kurulmaktadır. Bir Cuma günü Kaptan dedem 9 yaşındaki oğlu ile pazardan gelirken Aralıkozlular bilir Orada Pisik değirmeni denen mevkide dedem ve 9 yaşındaki oğlu Ermeni çeteciler tarafından katledilir. O zamanın tanıklarının anlattıklarına göre Fatma anam bir ay delirmiş aklını oynatmış iki küçük kızı ile tek başına kalmış. Uzun süre komşularının ve akrabalarının desteği ile yaşama tutunmuş. Pazara giderken Rum ve Ermeni çeteciler sarkıntılık yapmasınlar diye yüzüne sığır kemresi sürdüğü söylenir. Şu an Dedem, Fatma Anam ve annemin yaşar dayısı Yeğenli köyü mezarlığının en tepesinde yatmaktadırlar.
24. Şubat 1918 yılında Ekim devriminde Çarlığın yıkılması üzerine yeni gelen sosyalist hükümet işgal kuvvetlerini geri çekerek işgale son verir. 13 Şubat 1918 günü Rus orduların Görele’yi terk eder.
Burada ÇANAKKALE SAVAŞINDAN bahsetmek gerekir. Çarlık yönetiminin yıkılması ve Sovyet Rejiminin gelmesi kendini Çanakkale zaferine borçludur. Başta İngilizler ve ortakları Çanakkale ye Çarlık Rusya’ya yardım etmek, Osmanlı Devletini savaş dışı bırakıp İstanbul a el koymak için saldırmışlardır. Çanakkale hem Türk Ulusunun kurtuluşunu, Kurtuluş savaşının kazanılmasını sağlamış hem Çarlık rejiminin yıkılıp Sovyetlerdin kurulmasına neden olmuştur. Sovyetler bizlere kurtuluş savaşında savaş araç gereci ve parasal olarak yardım etmiştir. Yardım etmek zorunda idi. Biz Anadolu’da Kurtuluş Savaşını kaybetse idik Sovyet Rejimi tutunamaz ve kolay bir şekilde yıkılırdı. Uluslar arası ilişkiler menfaat temeline dayanmaktadır. Duygusallık kesinlikle yoktur. Al gülüm ver gülüm mantığı içindedir.
Burada Giresun Belediye Başkanı Osman Feridinoğlu(Topal Osman) ve Şube reisi Tirebolulu Fehmi Alpaslan’nın kahramanlıklarından bahsetmek gerekir. Bu mücadelenin her safhasında ve özellikle Kurtuluş savaşında Hem Topal Osman ve orada şehit Olan Fehmi Alpaslan’ın büyük başarıları vardır. Görele halkı bütün gücü ile işgale karşı durmuşlardır. Burada bu dedelerimizi saygı ile anmayı borç biliyorum.
Her 13 Şubatlarda bizler atalarımızı anmakta, bu görevi şevkle ve saygı ile yapmaktayız. Yapmaya da devam edeceğiz.
Bundan sonra asıl üzerinde durulması gereken olay da bize emanet bırakılan bu güzel toprakları bizler torunlarımıza daha güçlü ve verimli bırakabiliyormuyuz. Üzerinde hassasiyetle durulası gereken bir gelişme de budur. Şu an köylerimiz adeta terk edilmiş. Topraklarımız bakımsızlıktan verimden düşmüş. Bizlere kanları pahasına bırakılan bu topraklara bizler gerektiği gibi sahip çıkmayı beceremedik diye düşünüyorum. Küresel iklim değişikliği nedeniyle özellikle bizim bölgemiz yakın gelecekte büyük bir kuraklıkla karşı karşıya kalacak. Bu kuraklıktan etkilenecek bölgelerden birinin de bizim bölgemiz olduğu iklim bilimciler tarafından dile getirilmektedir. En önemli olayın bu olduğu ve yetkililerin bu durumdan dolayı uyarılması gerektiğini düşünüyorum. Topraklarımıza ve geçmişimize sahip çıkmak hepimize düşen önemli bir görevdir. Burada Kurtuluş Savaşı aşamasında bütün güçlüklerle Rusya’dan güçlükle cepheye silah ve cephane taşıyan RÜSÜMAT 4 isimli gemiden bahsetmek gerekir. Bu kahraman gemi şu an Eynesil de sahil yolunun altında yatmaktadır. İleride bununla ilgili geniş bir makale yazıp sizlere sunacağım.
Özgür bağımsız, sağlıklı bir yaşam dileklerimle hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyorum. 11.Şubat.2022
Hüseyin ÇAKICI
Emekli Tarih Öğretmeni
Giresun Ticaret Lisesi Eski Müdürü
 
 
 
 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve goreleden.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.